Meslekte 60. yıl için özel gece: Attila Aşut dostlarıyla buluştu

Mesleğinin 60. yılını geride bırakan şair, gazeteci Attila Aşut’un dostları, okurları ve sevenleri, “Basında ve Yazında 60 Yıllık Emek; Attila Aşut” etkinliğinde dün bir araya geldi. Çağdaş Gazeteciler Derneği (ÇGD), Dil Derneği ve Kıyı Dergisi ve Çankaya Belediyesi ortaklığıyla düzenlenen etkinlik, Çankaya Belediyesi Çağdaş Sanatlar Merkezi Yaşar Kemal Konferans Salonu’nda yapıldı. Sunuculuğunu tiyatro sanatçısı Ali Nihat Yavşan ve Nermin Küçükceylan’ın yaptığı etkinlikte, gazeteci ve karikatürist Hikmet Aksoy, yazar Neşet Kocabıyıkoğlu, Birgün Gazetesi Yazarı Doğan Tılıç, sendikacı Ali Çakmak, Kıyı Dergisi Sanat Yönetmeni Ahmet Özer, Yazar İnci Gürbüzatik, ÇGD Genel Başkanı Tevfik Kızgınkaya, Aşut’u çeşitli yönleriyle anlattı. Aralarında CHP Ankara Milletvekili Şenal Sarıhan, Bağımsız Milletvekili Aylin Nazlıaka, Prof. Dr. Aziz Konukman’ın da bulunduğu geceye katılan pek çok isim de Aşut ile ilgili duygu ve düşüncelerini dile getirdi.

60 yılın tanıkları

Aşut’un gençlik yılları, meslek ve siyasi hayatı, aile yaşantısı ve edebi kişiliğinin anlatıldığı videoların gösterildiği gecede dostları, çalışma arkadaşları ve eşi Özen Aşut, şair, gazeteci, yazar Attili Aşut’un 60 yıllık meslek hayatını ve edebi kişiliğinin anlattı. Gecede ayrıca Pamukkale Üniversitesi Müzik ve Sahne Sanatları Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Fatma Akyüzlüer de Zülüf Dökülmüş Yüze türküsünü ve Dicitencello Vuie isimli aryayı seslendirdi.

Aksoy: ”Türkçe duyarlılığı dün ne ise bugün de aynıdır”

Aşut’un çocukluk ve gençlik dönemlerini bir arada geçirdiği ve birçok kez birlikte çalıştığı gazeteci ve karikatürist Hikmet Aksoy, Aşut ile paylaştığı ortak değerleri ve birlikte geçirdikleri dönemlerden söz etti. Aşut için “Türkçe duyarlılığı dün ne ise bugün de aynıdır, yıllar geçtikçe üzerine koydu” diyerek Aşut’un dile verdiği önemi vurgulayan Aksoy, “Trabzon’da Gazeteciler Sendikası’nın ve Devrim Ocaklarının kuruluşuna, Kıyı Dergisinin kuruluşuna katkı veren ve Trabzon basın tarihinde ismi önde gelen isimlerden biridir Aşut” dedi.

Hikmet Aksoy

Kocabıyıkoğlu: ”Çıkardığı yayınlar mücadeleye ciddi katkı vermiştir”

Bilim ve Sanat Yayınları ile Yürüyüş Dergisi çalışanlarından Neşet Kocabıyıkoğlu, politik hayatlarında Aşut ile birlikte yaşadıkları zorlukları ve tecrübeleri aktardı. Aşut ile dostluklarının Türkiye İşçi Partisi (TİP) yıllarına dayandığını söyleyen Kocabıyıkoğlu, “Aşut genç yaşında TİP’in çeşitli kademelerinde önemli görevler almış ve katkılarda bulunmuştur. Trabzon ve Ankara’da çıkardığı yayınlar mücadeleye ciddi katkı vermiştir” diye konuştu.

Neşet Kocabıyıkoğlu

Tılıç: ”Aşut bizler için vefanın adresidir”

Aşut’un Türkiye Komünist Partisi davasından hüküm giydiği, 1980 döneminin tanıklarından gazeteci Doğan Tılıç da “Attila ağabeyle aynı gazetede yazmamıza rağmen ondan korkarım. Onun basında ve yazında verdiği emekler çok değerlidir” dedi. Mamak Cezaevi dönemlerine de değinen Tılıç, “Attila ağabeyin önemli bir siyasi ve mesleki duruşu vardır. Bizler için vefanın adresidir. ‘Kara elbiseleri çıkar’ diyen bir umutla doludur hep” diyerek Aşut’un eskimeyen ve tükenmeyen bir isim olduğunu belirtti.

Doğan Tılıç

Çakmak: ”İşkenceyi göze alarak hercaileri ezmedi”

Aşut’un dava arkadaşı ve 12 Eylül tanıklarından Ali Çakmak da usta gazeteci ile birlikte geçirdiği Mamak Cezaevi yıllarına değindi. Aşut’un dik duruşundan cezaevinde de ödün vermediğini ifade eden Çakmak, bununla ilgili bir anısını da paylaştı. Çakmak, Mamak Cezaevinde hükümlü oldukları günlerde, mahkumların diktiği hercai çiçeklerinin cezaevi yönetimi tarafından yine mahkumlara çiğnetilerek ezdirilmek istendiğini fakat Aşut’un işkence edilmeyi göze alarak bunu yapmadığını ve kendisine bu yüzden işkence edildiğini anlattı.

Ali Çakmak

Özer: ”Aşut önemli bir aydındır”

Attila Aşut’u Hakimiyet Gazetesi’ndeki yazılarıyla tanıdığını belirten Kıyı Dergisi Sanat Yönetmeni Ahmet Özer, “Aşut önemli bir aydındır. Bir aydın tavrı taşıyan insanın temelinin, güzel sanatların tümüyle harmanlama sonucu oluştuğunu Attila Aşut’ta görüyorsunuz” diyerek Aşut’un edebiyata ve güzel sanatlara ciddi katkılarının olduğuna değindi. Özer, usta gazetecinin dile verdiği önemin ve yayıncılığının çok önemli olduğunu belirterek Aşut’un ‘Acının Bir Ucundan’ şiirini de okudu.

Ahmet Özer

Gürbüzatik: ”Kendisinin dile verdiği önem ve katkılar çok önemli”

Aşut’un çok yönlü çalışan bir edebiyatçı olduğunu belirten yazar İnci Gürbüzatik, “Pek çok katkısının bulunduğu Dil Derneği adına kendisine teşekkür ederim. Kendisinin dile verdiği önem ve katkılar çok önemli” dedi. Gürbüzatik, “Kimsenin dile getirmediği yanlışlıkları insanların yüzüne çok açık şekilde söylerdi” ifadeleriyle Aşut’un dil konusunda çok ciddi olduğunu da dile getirdi.

Kızgınkaya: ”Bu 60 yıldan alınması gereken dersler var”

ÇGD Genel Başkanı Tevfik Kızgınkaya Attila Aşut’un görünmeyen taraflarının da bilinmesinin çok önemli olduğuna değindi. Kızgınkaya, “Bu 60 yıldan alınması gereken önemli derslerden biri de tutkusudur” diyerek Aşut’un bu yönünün herkes içn örnek olduğunu belirtti. Aşut’un hayatından alınması gereken bir diğer dersin ise ‘şikayet etmek değil mücadele etmek’ olduğunu söyleyen Kızgınkaya, Aşut’un ÇGD için de çok önemli bir isim olduğunu dile getirdi.

ÇGD Genel Başkanı Tevfik Kızgınkaya

Özen Aşut: ”Hiçbir zaman ona olan inancımı yitirmedim”

“Ben o genç adamın içtenliğini, toplumcu inancını ve kararlı cesaretini içim ürpererek sevdim” diyerek Attila Aşut ile birlikteliklerini anlatan eşi Özen Aşut’un konuşması sırasında duygulandığı ve salonda bulunanlara duygulu anlar yaşattığı görüldü. “Hiçbir zaman ona olan inancımı yitirmedim, onu cezaevi şiirleri ve mektupları ile sevdim” diyen Özen Aşut, “Ödün vermez duruşu ve açık sözlülüğünü bazen kızarak bazen gıpta ederek izledim” dediği Attila Aşut için “Onu bir ömür sevdim” dedi.

Özen Aşut

Abakay: ”Aşut örgütlü bir mücadele örneğidir”

Konuşmaların ardından geceye katılanlar da Aşut ile ilgili duygu ve düşüncelerini paylaştı. ÇGD Eski Genel Başkanı Ahmet Abakay, “Aşut bizim başımızda hep zaptiyeydi, çalışırken ondan güç alarak aman bir hata yapmayalım diye çalışırdık” diyerek Aşut’un çalışma hayatındaki disiplininden bahsetti. Aşut ile TİP yıllarına ait gözaltı anılarından da bahseden Abakay, “Aşut örgütlü bir mücadele örneğidir” dedi.

Ahmet Abakay

Prof. Dr. Konukman: ”İlk tanıştığımızda 40 yıllık dostu gibi davrandı”

Gazi Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Aziz Konukman da bu etkinliğe gelmenin bir sorumluluk olduğunu düşünerek geldiğini söyledi. Konukman, “Attila Aşut’la ilk tanıştığımızda 40 yıllık dostu gibi davrandı, bu çok güzel bir enerji” diyerek Aşut’un örnek alınması gereken bir değer olduğundan bahsetti.

Yıldırım: ”Eşi Özen hanımın da emeği büyüktür”

Dostluklarının 1986 yılına dayandığını belirten gazeteci Rahmi Yıldırım, “60 yıllık emeğin tümü Attila Aşut’a ait olmasa gerek, eşi Özen hanımında emeği büyüktür” dedi. Özen Aşut’un Mamak Cezaevi yıllarını anlatan bir romanının da olduğuna değinen Yıldırım, Trabzonla anılan kimi siyasi olayları ve Hrant Dink suikastını işlediği ve Attila Aşut’tan da bahsettiği “Oy Trabzon Trabzon” başlıklı yazısını da okudu.

Attila Aşut’un çalışma arkadaşlarından Nazım Bayata, CHP Ankara Milletvekili Şenal Sarıhan ve Bağımsız Milletvekili Aylin Nazlıaka ve  da onur gününde konuşan isimler arasındaydı.

Aşut: “Yaptığım bütün işleri aşkla yaptım”

Konuşmaların ve değinilerin ardından kürsüye Atilla Aşut çıktı ve bir teşekkür konuşması yaptı.  “60. yıl kutlaması derken sanık sandalyesine tekrar oturtulduk. Dostlarımız layık olmadığım ölçülerde beni övdüler ama bir korku öğesi de yarattılar, ben bu korku öğesinin abartıldığı kanısındayım çünkü benden bu kadar korkanların beni bu kadar sevebileceğini düşünmüyorum” diyerek sözlerine başlayan Aşut, gazetecilik ve edebiyat yaşamında yaptığı her şeyi ciddiye alarak yaptığını dile getirdi. Günümüzde her alanda bir niteliksizlik yaşandığına değinen Aşut, “Ben yaptığım işleri aşkla yaptım, vasata yüz vermedim, niteliği çok önemsedim ve yaptığım işe saygı duydum” dedi. “Şiir benim ilk göz ağrım. Düzyazıda bile o disiplin beni çok etkiledi. Şiiri her zaman baştacı yaptım” diye konuşan usta gazeteci, özel olarak teşekkür ettiği eşinin yanı sıra düzenleyici kurumlar ve çabasının çok olduğunu söylediği ÇGD Genel Başkanı Kızgınkaya’ya teşekkür etti.

Aşut, kitaplarında yayınlamadığı “Bağ Bozumu İçin Gazel’ şiirini okuyarak konuşmasını tamamladı.

Konuşmacılara hatıra ve teşekkür belgelerinin verilmesinin ardından Aşut, kitaplarını imzalayarak okur ve sevenleri ile hatıra fotoğrafı çekildi.