1 Kasım 2024, Cuma - 01:46

  • google plus
  • twitter
  • facebook
  • rss

Tatar: Kampüs hayvanlarıyla bir arada yaşamayı öğrenmeliyiz

Tarih: 15 Mart 2019

|

Kategori:

|

Yazdır

|

Okunma: 439

Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi Kampüs Patileri öğrenci topluluğu akademik danışmanı Arş. Gör. Dilara Buket Tatar, kampüs hayvanlarına yönelik yaptıkları çalışmalarını anlattı.

İlk olarak Gazi Üniversitesi bünyesinde 2017 yılında kurulan “Gazi’nin Patileri” öğrenci topluluğu, Gazi Üniversitesinin bazı fakültelerini bünyesine katarak 2018 yılında kurulan Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesinde de “Kampüs Patileri” ismiyle yeni bir projeye imza attı. İnsan hakları ve hayvan haklarının eşit düzeyde korunması ilkesiyle yola çıkan topluluk, 2 yıl içerisinde kampüs içindeki köpek ve kedilerin yiyecek ihtiyacının karşılanması, aşılanması, kısırlaştırılması, eğitilmesi, nüfuslarının artmaması ve insanlarla kampüs içinde uyumlu bir şekilde yaşamaları için çalışıyorlar.

Projenin yürütücülerinden Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi Kampüs Patileri öğrenci topluluğu akademik danışmanı, Arş. Gör. Dilara Buket Tatar, çalışmalarını değerlendirdi.

Kampüs hayvanlarıyla ilgili bir öğrenci topluluğu kurma fikri nasıl ortaya çıktı?

Dünyada sokak hayvanı kültürü Türkiye’ye özgü. Türkiye genelinde üniversite kampüslerindeki hayvanların pek çoğunun durumu çok kötü, yemek bulmakta zorlanıyorlar, ciddi sağlık problemleri yaşıyorlar. Ayrıca kampüslerde özellikle köpekler başıboş gezdikleri için pek çok saldırı olayı yaşanıyor. Bu durum kampüslerin güvenliğini tehdit ediyor. Kurulduğumuzda Gazi Üniversitesi kampüslerinde de aynı durum geçerliydi. Biz de öncelikli olarak kampüsümüzdeki hayvanların bakımının yapılması, sahiplendirilmesi ve kampüste insanlarla uyumlu hale gelebilmeleri için topluluğu kurduk ve çalışmalara başladık.

Arş. Gör. Dilara Buket Tatar

Şuan kampüs içinde kaç sokak hayvanına bakıyorsunuz?

Gazi Üniversitesinin bölünmesiyle Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesinde de bir topluluğumuz daha oldu. Bu topluluktaki arkadaşlarda zaten eskiden bizim topluluğumuzla birlikte çalışan arkadaşlar. Şuanda da kampüslerimiz bir olduğu için birlikte çalışıyoruz. Her iki üniversitenin kampüsünde de toplamda on köpek ve yirmiden fazla kedimize sağlıklı bir ortam yaratmaya çalışıyoruz.

Topluluğunuzun temel amacı nedir?

Topluluğumuzun temel amacı, insan ve hayvan haklarının eşit bir şekilde korunmaya çalışıldığı, böylece ikisinin menfaatlerinin de tarafımızca korunmasının hedeflendiği bir kampüs ortam yaratmak.

Hayvanseverler kadar, sokak hayvanlarının toplanması gerektiğini düşünenler de var. Projenizi hayata geçirirken hiç zorluk yaşadınız mı?

İlk kuruluş dönemimizde çok talihsiz olaylar yaşadık. Kampüsümüze giren yabancı köpekler nedeniyle bir öğrencimiz yaralandı ve bunun üzerine Gazi Üniversitesi yönetimi olayla hiçbir alakası olmayan köpeklerimizi maalesef Macunköy barınağına gönderdi. Bunun üzerine köpeklerimizi geri döndürmek için sosyal medya üzerinden bir kampanya başlattık. Çünkü köpeklerimizin suçsuz olduğunu biliyorduk. Kampüs köpeklerimizden birinin herhangi bir insana saldırdığını tespit ettiğimizde o köpeği kampüsten uzaklaştırıyoruz. Mesela geçen sene bir hocamıza saldıran, iki köpeği kampüsten uzaklaştırdık ve sahiplendirdik. Dolayısıyla bizim yapmak istediğimiz şey aslında insanlara zarar vermeden bu hayvanların bakımını üstlenmek. Sonuçta barınağa gönderilen köpeklerimizi geri kampüse döndürdük. Kampüslerden hayvanların uzaklaştırılması çözüm değil, on tane gönderirsiniz, yerine daha fazla hastalıklı, agresif, kampüs hayatını tehdit eden yeni köpekler gelecektir. Bu yüzden kampüs hayvanlarıyla bir arada yaşamayı öğrenmeliyiz. Kampüslerde önemli olan mevcudu koruyarak, onların sağlıklı biçimde insanlarla birlikte yaşamaları.

Kampüs hayvanlarına nasıl bir ortam sağladınız?

Köpek ve kedilerin yaşam alanlarını oluşturmak için Gazi Üniversitesi Endüstri Ürünleri Tasarımı bölümü öğrencileri kulübeler tasarladılar. Biz de bunları Gazi Üniversitesinin izin verdiği bir alana yerleştirdik. Köpeklerimiz ve kedilerimiz bu temiz, sağlıklı, özel alanlarda yaşıyorlar. Onlara eğitim veriyoruz. Ankara Üniversitesi Veterinerlik Fakültesi Fizyoloji Bölümü hocamız Celalettin Etkin Şafak bize eğitim veriyor. Biz de köpeklerimize bu eğitimleri uyguluyoruz. Şuan on köpeğimizin dokuzu aktif bir şekilde bizim komutlarımızı alıyor. Oturuyorlar, pati uzatıyorlar, bugünlerde tasma eğitimine geçtik. Onları yürütmeye çalışıyoruz. Geleceğe dair hedefimiz her bir köpeğimizi bir güvenlik görevlisine güvenlik köpeği olarak vermek. Böylece onlarda kendilerini daha iyi hissedecekler, biz de aslında onları kampüs hayatını tehdit olmaktan çıkarıp, kampüsün güvenliğini sağlayan bir canlı yapmış olacağız.

Hayvanların bakımı için maddi destek alıyor musunuz?

Öğrenci topluluğu olduğumuz için para toplamamız yasak. Aşılarını kendi içimizde yapıyoruz, her türlü yardımı kendi içimizde topluyoruz. Hayvanlara hem maddi hem manevi destek oluyoruz. Üniversite öğretim üyeleri ve idari personelinin ciddi desteği var. Rektör Prof. Dr. Yusuf Tekin de kampüste huzurlu bir ortam sağlanması için topluluğumuzu destekliyor.

Haberi Duyur

Kısa Adres: http://gorunum.tk/22125
Yol: Ana sayfa » Yazılar » Tatar: Kampüs hayvanlarıyla bir arada yaşamayı öğrenmeliyiz

Yorumla

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Eskişehirli kadın çiftçiler, Dünya Kadın Çiftçiler Günü’nde Ankara’daydı

Eskişehirli kadın çiftçiler, Dünya Kadın Çiftçiler Günü’nü Ankara’da çeşitli etkinliklerle kutladı. Anıtkabir’i ve Ankara Büyükşehir Belediyesi’nin Başkent Kalkınma Projesi’ni ziyaret eden çiftçiler, Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi’nde yapılan forumda kürsüden seslendi: “Çiftçi doğduk, çiftçi öleceğiz.”

Kapat