İran’dan Ankara’ya gelen bisiklet gezgini Abazari: “Yoldaki güzelliklerin farkına bisikletle varıyorum”
Tarih: 27 Ağustos 2019
|Kategori:
| |Okunma: 200
Resoul Abazari, İranlı bir matematikçi. Üniversitedeki derslerinden arta kalan zamanlarda bisikletine atlayıp uzaklara gidiyor. Abazari’nin son rotası, Türkiye’ydi.
Abazari İran’ın Maku şehrinden Doğubeyazıt’a, oradan Ankara’ya ve Ankara’dan da Antalya’ya bisikletle geldi. Yolda kurduğu tek şey, konakladığı çadırlar değildi. Yolculuğunun sonunda Abazari, unutamayacağı dostluklar da kurmuştu.
İran İslami Azad Üniversitesi’nde çalışan matematikçi bir öğretim üyesinin binlerce kilometrelik pedal yolculuğunu, onun ağzından dinlemek istedik.
İran’dan Ankara’ya kadar olan rotanızda sizin için en dikkat çeken şey neydi?
Türkiye’de en çok insanların davranışını sevdim. Çok sıcakkanlılar, misafirperverler, ikram severler; bahçelerine davet ediyorlar. Ben böyle karşılanacağımı ummuyordum ve hiç bu kadar sıcak insanlarla karşılaşmamıştım. İnsanları o kadar sevdim ki bazen çay içmek için verdiğim mola iki üç saati geçiyordu. Bana İran’ı soruyorlardı, kendileri Türkiye’yi anlatıyorlardı. Yol hakkında bilgi veriyorlardı, “ileride göl var, rampa var, çalışma var” diye. Sivas Suşehri yakınlarında doğa çok güzeldi. Tokat Erbaa’da kamp yaptım. Bir aile Erbaa’da yaprak sarması ünlü olduğu için bana yaprak sarması yapmıştı, çok şaşırmış ve sevinmiştim. Bazen şehirlerde durmuyordum. En çok Amasya’yı sevdim, orada iki gün kaldım. Orada bana çok iyi davrandılar. Turistlerin kullanabileceği bir harita verdiler. Şehrin içinde bisiklet yolu vardı ve doğası da çok güzeldi. Amasya, bir hafta da kalsam ayrılmak istemeyeceğim bir şehirdi.
Sizi en çok zorlayan durum ne oldu?
Sıcaklık… Sıcaklık rahatsız etti ama sonradan ona da alıştım. Başka da bir sıkıntım olmadı, yine de devam etmek istiyorum. “Antalya çok uzak” diyorlar, olsun bisikletle gidiyoruz. Ankara’ya birkaç defa gelmiştim ama Antalya’ya hiç gitmedim. Antalya’nın güzelliğini çok merak ediyorum.
Yolculuğa nereden başladınız?
Yolculuğa Karadeniz bölgesinden başlamak istemiştim ama Ağrı Doğubayazıt’tan başladım. Doğubayazıt’tan Ağrı’ya, oradan da Erzurum, Erzincan, Sivas, Tokat ve Ankara’ya bisikletle gezerek gezdim. Kardeşim ve ailesi burada, onların yanına geldim. Ankara’dan da Antalya’ya gitmek istiyorum (Haberimiz yayıma hazırlandığı sırada Abazari, Ankara’dan Antalya’ya bisikletiyle ulaştı).
Rotanız nerelerden geçti?
Gürbulak Sınır Kapısından girdim, daha sonra Doğubayazıt, Ağrı, Erzurum, Erzincan, Sivas Suşehri, Niksar, Amasya, Merzifon, Çorum, Kırıkkale’nin ardından Ankara’ya geldim.
Türkiye’deki en çok etkilendiğiniz şehir hangisiydi?
Amasya. Yapılandırılmış ırmak kenarları çok temiz, kale çok güzel görünüyordu. İnsanlarla da konuştukça hep “çok sıcakkanlılar çıkmayayım buradan” diyordum. Ama Doğubayazıt’tan Ankara’ya kadar insanlar hep sıcakkanlıydı zaten.
Yolda gidiyorum, hiçbir şey yok, tarla falan. Rampayı aşarken bir balcı vardı, karı koca bal satıyordu. Onlar bana hem bal ikram ediyorlar hem İran’ı soruyorlar hem Türkiye’yi anlatıyorlardı. Bir Urfalı petrol istasyonu sahibi vardı. Urfalılar çok fazla yemek ikram ediyorlar ve hepsini yemek zorundasın, yemezsen üzülüyorlar. Kendileri de “bizim insanlar böyle” diyorlar. Kimle konuşsam, İran’ın durumunu ve doğasını soruyor. İran’ın doğası da çok güzel, ben de onları İran’a davet ediyorum. İran’a da giderseniz hep ikram ederler. Ayrıca İranlılar da Türkleri çok severler.
Yolda Türk bisikletçilerle karşılaştınız mı?
Bazı Türk bisikletçiler Amasya’nın içinde buldular beni, şehri gezdirdiler ama bisikletli turist görmedim.
Ankara’dan sonra nerelere gitmeyi düşünüyorsunuz?
Aslında İstanbul’a oradan da Antalya’ya gitmeyi düşünüyordum ama tatil süremden dolayı buradan Antalya’ya geçeceğim. Orada kaç gün kalacağım belli değil. Belki Antalya’dan sonra Konya’ya veya Kapadokya’ya giderim. Çok keskin bir rotam yok. Tanıştığım insanların önerdiği tavsiyelere açığım. Çalıştığım üniversite 22 Eylül’de açılacak o güne kadar boşum, bu süreyi bisikletimle gezerek geçireceğim.
Türkiye’ye ilk ne zaman geldiniz?
Türkiye’ye ilk 2010 yılında geldim. Bisikletle yaptığım bir yolculuk değildi. Daha sonra yine geldim ama en çok keyif aldığım gelişim bu seferdi. Bisikletle gelmek uçakla ya da arabayla gelmekten çok farklı. Çünkü uçakla veya arabayla gelirken sadece geçiyorsun, doğa güzelliklerini göremiyorsun. Güzelliklerin farkında çok olmuyorsun ama bisikletle öyle değil. Ne zaman istersen duruyorsun, insanlarla doğayla daha çok iç içe oluyorsun.
Önceliğiniz neden Türkiye oldu?
İran’ın Türkiye’ye yakınlığı dışında çevrede en müsait ve en sevdiğim ülke Türkiye. Ben Azeriyim ve Türkçe çok uzak olduğum bir dil değil. Türkiye’nin doğasının çok güzel olduğunu duymuştum, bu sebeplerden dolayı tercih ettim. Hem sınıra yakın hem de burada olan arkadaşlarım var.
Türkiye’ye dair yorumlarınız neler?
Ben Türkiye’yi çok sevdim. Hiç böyle tahmin etmemişim. İnsanları çok sıcak, misafirperver ve ikramı çok seviyorlar. İnsanların sıcak tavrı bana enerji verdi, hiç yorulmadım. Yolculuk sırasında ne yolda ne de kamp yaparken sorun yaşadım. Türkiye’de yollar çok geniş, arabalar, tırlar sola geçip yol veriyorlar, yollar bu açıdan güvenli. Gelmeden önce arabaların tutumunu çok merak ediyordum ama çok güvenli ve manzaralardan keyif alarak yaptığım bir yolculuktu.
İran’da bisikletli gezginlere ve bisiklet turlarına bakış nasıl?
İran’ın içinde bisikletle tur yapan çok fazla ve çok severler. Küçük ve büyük şehirlerde bisiklet kültürü yaratmışlar. Turist olarak şehir içinde bisiklet kullanma kültürünü yayıyorlar. Ben yolculuğumu İnstagram’da paylaşıyordum. Paylaşımlarımı gören birkaç kişi gelecek sene benimle birlikte bisikletle gezmek için hazırlık yapmaya başladı. Türkiye’nin hem yolu hem insanları çok güvenli. Hiçbir problemim yaşamadım, insanlardan hep ikram gördüm ve bunu İnstagram’da paylaştım. Onlar da merak ettiler ve bu sebeple Türkiye’ye bisikletle gelmeyi düşündüler.
İran’da gündelik hayatta bisikletin yeri ne kadar?
İran’da benim arabam var ama üniversiteye hep bisikletle gidip geliyorum. Bisiklet İran’da iyi bir kültür olarak tanımlanıyor. Ben hoca olarak bisiklet kullanınca, öğrenciler de kullanıyor. Okuldaki hocaların ve öğrencilerin bisiklet kullanımını hep teşvik ediyoruz ya da yürüyerek gidip gelmelerini istiyoruz.
İran’da bisiklet kullanımına ilişkin geliştirilmesi gerektiğini düşündüğünüz bir şey var mı?
Bisiklet yolu yapılmasını istiyoruz. Arabalar tehlikeli olmasın herkes rahatça bisiklet kullanabilsin diye. Yaşadığım şehirde bir göl var, gölün kenarını bisiklet yolu yaptılar. Şehrin içinde de bisiklet yolu olsun istiyoruz. Bu nedenle sürekli belediyeyle iletişime geçiyoruz.
İran’da bisikletli gezginler nasıl bir araya geliyor?
İnstagram ve Telegram yazılımı var, onları kullanıyoruz. Telegram’da bir grubumuz var herkes o gruba katılabilir. Herkes bisikletle yaşadığı macerasını orada paylaşıyor. Birkaç grup daha var buna benzer. Bir grupta nerede, ne zaman buluşacağımızı konuşuyoruz. Bir başka bir grup daha var, o grupta ise bisikletli gezginlerin başka şehirlerde yaptıkları turları paylaşıyorlar. Bisikletli gezginler öncelikle Türkiye’yi seçiyorlar. Öğrencilerimden birisinin babası da arkadaşıyla Karadeniz’e bisikletle gitmiş, geziyor.
Başka ülkelere gitme düşünceniz var mı? Varsa nerelere gitmeyi düşünüyorsunuz?
Ben dünyayı gezmeyi düşünüyorum. Türkiye bir kere yetmiyor, arkadaşlarımla yine gelmek istiyorum. Ben, dediğim yoldan geldim ama Karadeniz’e gidemedim, orayı merak ediyorum. Arkadaşlarımla planladım, seneye yaz tatilinde Karadeniz turu yapacağız. Belki de Türkiye’nin içinden Avrupa’ya ya da Yunanistan’a da gidebiliriz. Ama üç ayda Yunanistan’a varamayız çünkü Türkiye’yi çok gezmek isterler. Arkadaşlarımı biliyorum, Türkiye’yi daha detaylı gezmek isteyecekler.
Bir şehre gittiğinizde ilk yaptığınız şey ne?
Öncelikle kamp yeri düşünüyordum. Yolculuğa çıkmadan önce sabah yolları bilenlere “Ben ne kadar, kaç kilometre gidebilirim, rampaların durumu nedir” diye soruyordum. Nerelerde güvenli bir nokta, bir şehir ya da o şehre yakın yerlerde konaklayacağım yer var ona bakıyordum. Kalacak yer olarak petrol istasyonlarını seçiyordum ama bazen bahçe falan da oluyordu.
Bisiklet maceranız nasıl başladı?
Bisiklet kullanımı bizim şehrimizde yaygın ve bisiklet grupları var. Araba kullanımını azaltmak, bisiklet kullanımını yaymak için teşvikler var. Herkes bisiklet kültürünü yaygınlaştırmaya çalışıyor. Ben de üç aylık tatilimde Türkiye’nin doğasını ve insanlarını görmek için gelmek istedim.
Haberi Duyur
Kısa Adres: http://gorunum.tk/24406
Yol: Ana sayfa » Yazılar » İran’dan Ankara’ya gelen bisiklet gezgini Abazari: “Yoldaki güzelliklerin farkına bisikletle varıyorum”
Bir cevap yazın