6 Kasım 2024, Çarşamba - 22:50

  • google plus
  • twitter
  • facebook
  • rss

İzmirli kadınlardan 25 Kasım açıklaması: “Bir tek ülkeyi yönetenler kadınları duymuyor”

Tarih: 25 Kasım 2019

|

Kategori:

|

Yazdır

|

Okunma: 90

Kadın Meclisleri İzmir’de 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü’nde İstanbul Sözleşmesi ve 6284 sayılı kanunun etkin bir biçimde uygulanması taleplerini dile getirdi. Erkek-devlete seslenen kadınlar “Tüm toplum kadın cinayetlerine karşı ayağa kalkıyor; bir tek bu ülkeyi yönetenler kadınları duymuyor” dedi.

İzmir Kadın Meclisleri 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü’nde bir araya gelerek basın açıklaması yaptı ve İstanbul Sözleşmesi ve 6284 sayılı kanun etkin bir biçimde uygulansaydı yüzlerce kadının hayatta olabileceğini belirtti. Kadınlar, “Erkek egemenliğe cesaret veren bu koşullar topyekün ortadan kaldırılmalıdır” ifadelerini kullandı.

Kıbrıs Şehitleri Caddesi’nde saat 17.30’da başlayan eylemde Çiğli’de kardeşinin eşi olan Gökhan Sağlam tarafından öldürülen Fatma Akdağ’ın kızı Figen Akdağ da vardı. Gazeteci Canan Coşkun ile birlikte Rabia Naz için Giresun’da bulunan belgeselci Kazım Kızıl’ın da katıldığı etkinlikte, Kadın Meclisleri Kızıl’ı mücadelesi için alkışladı. Eylemde, öldürülen kadınların isimleri okundu ve “Asla Yalnız Yürümeyeceksin”, “Yasayı uygula kadını yaşat” sloganları atıldı.

 “Haber değeri görmeyen” basın kuruluşuna tepki

Basın açıklaması yapan Hilal Susuz, İzmir’de öldürülen kadınlar Bahriye Üngeç, Pınar Ünlüer, Emine Demirci ve Eda Okutgen’in ailelerinin sağlık durumlarından dolayı katılamadıklarını söyleyerek selamlarını iletti. Susuz, Figen Akdağ ile röportaj yapıp “haber değeri görmeme” gerekçesiyle haberi yayımlamayan ismini vermediği basın kuruluşuna tepki göstererek, “Sizin için normalleşmiş olabilir ama biz geçmişte öldürülen ve gelecekte de öldürülmeye devam eden her kadının mücadelesini ilk gün ki gibi devam ettireceğiz” dedi.

“Kimsenin susmasını istemiyorum”

Susuz’dan sözü alan Akdağ, annesinin fotoğrafını göstererek, “Bu fotoğrafa iyi bakın. Benim annem ve teyzem, teyzemin eski eşi tarafından açık cezaevinden izin alma bahanesiyle serbest bırakılması sonucu öldürüldü. Bu süre içerisinde plan yaparak teyzem ve annemi aynı evde katletti. Bu olay teyzemin iki çocuğunun gözü önünde meydana geldi” diye konuştu. Sözlerine “Ben annemi görmedim, sarılamadım, cesedini bile göremedim” diyerek devam eden Akdağ, “Kimsenin susmasını istemiyorum. Bir kadının öldürülmesini etrafa yaymak için illa birinin videoya mı alması gerekir?” ifadelerini kullandı.

“Erkek egemenliğine cesaret veren koşullar topyekün ortadan kaldırılmalıdır”

Kadın Meclisleri adına basın açıklamasını okuyan İnce Ercan, İstanbul sözleşmesi ve “kadınların şifresi” olarak adlandırılan 6284 sayılı Koruma Kanunun önemini vurgulayarak, “Yasaların vurgulanmadığı her gün erkekler bundan güç alıyor. Kadınların hayatlarına dair karar verme hakkını kendilerinde görüyor. Erkek egemenliğine cesaret veren bu koşullar topyekün ortadan kaldırılmalıdır” dedi.

Ercan, bu hafta ayrılmak istediği erkek tarafından öldürülen Güleda Cankel’in 17 saat hayatta kalmak için mücaddele verdiğini hatırlattı. İktidara seslenen Ercan, “Kadınların hayatta kalabilmek için son nefeslerine kadar nasıl mücadele ettiğini görmüyor musunuz? Tüm toplum kadın cinayetlerine karşı ayağa kalkıyor; bir tek bu ülkeyi yönetenler kadınları duymuyor. İktidar kadınlara kulak verip, 6284’ü ve İstanbul Sözleşmesi’ni etkin bir şekilde uygulamalı” şeklinde konuştu.

Haberi Duyur

Kısa Adres: http://gorunum.tk/26172
Yol: Ana sayfa » Yazılar » İzmirli kadınlardan 25 Kasım açıklaması: “Bir tek ülkeyi yönetenler kadınları duymuyor”

Yorumla

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Eskişehirli kadın çiftçiler, Dünya Kadın Çiftçiler Günü’nde Ankara’daydı

Eskişehirli kadın çiftçiler, Dünya Kadın Çiftçiler Günü’nü Ankara’da çeşitli etkinliklerle kutladı. Anıtkabir’i ve Ankara Büyükşehir Belediyesi’nin Başkent Kalkınma Projesi’ni ziyaret eden çiftçiler, Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi’nde yapılan forumda kürsüden seslendi: “Çiftçi doğduk, çiftçi öleceğiz.”

Kapat