Wuhan’da yaşayan Türk öğrenci: Döndüğümde sağlık kontrolü yapılmadı

Wuhan’daki bir üniversitede lisansüstü öğrenim gören ve ara tatil için 25 Ocak’ta İstanbul’a dönen öğrenci, konuyla ilgili GÖRÜNÜM’ün sorularını yanıtladı:

Türkiye’ye dönerken havalimanında ne gibi kontrollerden geçirildiniz?

Türkiye’ye dönerken Guangzhou Baiyun Uluslararası Havalimanı’nda çeşitli termal kameralardan ve kontrol noktalarından geçerek uçağa alındım. Ama Türkiye’ye döndüğüm zaman bana nereden geldiğim dahi sorulmadı ve herhangi bir kontrol noktasından geçirilmedim. Sadece dış hatlardan gelişte çıkış kapısına doğru gidilen alanda birkaç noktada Sağlık Bakanlığı’ndan geldiğini düşündüğüm birkaç sağlık çalışanı vardı, ama onlarla da herhangi bir etkileşim olmadı. Öte yandan uçaktan indiğimde Çin’den gelen diğer yabancı uyruklu vatandaşların herhangi bir kontrolden geçirilip geçirilmediklerini bilmiyorum. Belki de benim görmediğim noktalarda hastalığın en büyük belirtisi olan vücut ısısını, yani ateşi ölçen çeşitli termal kameralar olabilir.

Medyada yer alan ölü sayılarının dışında kamuoyuna yansımayan şeyler var mı?

Kamuoyuna yansımayan şeylerden ziyade medyada yer alan haberler oldukça abartılı. Bu abartı ölü sayılarında, hasta sayısında ve karantinanın idare edilişi hakkında sürmekte. Ben bunu biraz da biz Türklerin Çin’i çok gizemli bir ülke olarak görmemize bağlıyorum. Şimdi Çin’de yaşanan durumlar hakkında çok vakıf olmadığımız konular da var ve bu karantina da bizim basınımıza olduğundan çok daha ağır bir şekilde yansımakta.

Wuhan’daki havalimanında kontrol sırası.

Wuhan’daki karantina anında ve sonrasında halk nasıl etkilendi?

Karantinanın ilan edilmesinden önceki gece bir şekilde duyuruldu mu yoksa sızdırıldı mı bilmemekle beraber Wuhan’ın yaklaşık on milyonluk nüfusunun yarısının şehirden kendi araçlarıyla ya da diğer çeşitli vasıtalarla çıktığı söyleniyor. Halkta bir panik durumu tabii ki de hakimdi, özellikle marketlerde ve çeşitli diğer erzakların temin edilebileceği yerlerde izdihamların yaşandığı doğru. Ama yine de karantina ilanının ardından epeyce süre geçti ve şu an ortam daha da yatıştırılmış durumda. Bölgeye yeteri kadar yardımın yapıldığı söyleniyor, hatta bin 400 yataklı iki hastanenin daha yapıldığı söyleniyor.

Karantina bölgesinde şehri terk etmenin yasak olduğu ve Çin Hükümetinin şehirden ayrılmakta ısrar edenlere önlem almak için orduya müdahale izni verdiği iddiaları var. Bu iddiaların gerçeklik payı var mı?

Şehre olan tüm kara yolu giriş ve çıkışlarının tutulması adına bölgeye ordunun sevk edildiği doğru olmakla birlikte orduya devlet tarafından ne tür yetkiler verildiğini bilmiyorum. Şahsen bazı fotoğraflarda askerlerin elinde çeşitli ateşli silahların olduğu görülmekte ama ne tür yetkilere sahip oldukları konusunda bir bilgiye sahip değilim.

Bölgeye dair internette birçok iddia dolaşıyor. Bu tarz haberlerin ne kadarı doğru?

Sadece internette olmamakla birlikte diğer basın ve yayın organlarında çıkan birçok yalan haber olduğu doğru. Bu haberler genelde hastalığın nasıl başladığı ve şu anki mevcut hasta ve ölü sayısı hakkındaki iddialar olarak göze çarpıyor. Hastalığın bir yarasa çorbasından başladığı yönünde de iddialar var ancak düşünüldüğü zaman 5 bin yıllık tarihi olan Çin’in bizim tüketmediğimiz çeşitli hayvanlardan yapılan yiyeceklere sahip bir mutfağı var. Bu yüzden eğer bir “yarasa çorbasından” bulaşmış olsaydı bu hastalık, çoktan uzun zaman önce başlayabilirdi. Diğer bir büyük iddia da, şu an Çin’de sokakların caddelerin boşluğunu milyonlarca insanın çoktan hastalık yüzünden ölmüş olmasına dayanıyor. Gerçekte Çin basınında çıkan haberler korkutucu ve abartılı. Bu yüzden insanlar evlerinden çıkmaya çekiniyor, dışarı çıktıkları zaman kesinlikle maske takıyor ve kalabalık yerlerden insanlarla etkileşimde uzak duruyorlar.

Siz neler yaşadınız ve hissettiniz?

Açıkçası virüsten ziyade virüs hakkında çıkan haberler insanı strese sokmakla birlikte tedirgin ediyordu. Hayat normal şekilde işleyişine devam edebilecek durumdayken bile çıkan haberler çok korkutucuydu. Elbette ben ve yanımdaki arkadaşlarım oldukça endişelendik çünkü daha önce herhangi bir şekilde böyle bir durumla karşı karşıya gelmemiştik. Yani korkutucu bir tecrübe oldu hepimiz adına, geçtiği için mutluyum ama öte yandan Wuhan’ın ve Çin’in bu virüsten bu hastalıktan bir an önce temizlenmesini umut ediyorum.

Kentte insanların çoğu maskeyle dolaşıyor.

Olayın seyri:

İlk kez Aralık ayında Çin’in Wuhan kentinde görülen ve “2019-nCoV” olarak adlandırılan Yeni Tip Corona virüsü yayılmaya devam ediyor. Virüs Asya ülkelerinin haricinde Avrupa’ya kadar 24 ülkeye bulaşmış ve Türkiye’ye de yayıldığı iddiaları gündemde yer edinmişti.  Söz konusu iddia hakkında “Kasten panik oluşturulmaya çalışıldığı açıktır” diyen Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, virüse Türkiye’de rastlanmadığını belirtmişti.

Çin’de hastalık sebebiyle yaşanan ölümlerin, alınan tüm önlemlere rağmen artması ve diğer ülkelere sıçraması ile birlikte 30 Ocak’ta açıklama yapan Dünya Sağlık Örgütü (World Health Organization/WHO/DSÖ) “uluslararası kamu sağlığı acil durumu” ilan etmişti. Türkiye’de ise aynı tarihte İyi Parti tarafından Meclis gündemine sunulan, olası bir ölümcül enfeksiyon salgınının önlenmesi için gerekli tedbirlerin alınması amacıyla araştırma komisyonu kurulması önergesi ise reddedilmişti.

Son olarak Türkiye, Wuhan’daki vatandaşlarını tahliye kararı almış, 2 Şubat’ta tahliye edilen 32 Türk vatandaşı, 6 Azerbaycan, 3 Gürcistan ve 1 Arnavutluk vatandaşı ile uçuş ekibi ve bakanlık görevlileri de dahil olmak üzere Çin’den gelen toplam 62 kişi Ankara Zekai Tahir Burak Eğitim ve Araştırma Hastanesinde tedavi altına alınmıştı. Karantina altına alınan kişilerin sonuçlarının ise negatif çıktığı açıklanmıştı.