Türk-Yunan Medya Buluşması’nın kapanışı Cebeci’de yapıldı
İki Ülkeden Dostluk ve Barış Söyleşileri’nde Türk ve Yunan gazeteciler, yazarlar bir araya geldi. Söyleşiye Gazeteci-Yazar Hercul Millas, Emekli Büyükelçi Yalım Eralp, Gazeteci Zeynep Gürcanlı, Gazeteci-Yazar Celal Başlangıç ve Yazar Petros Markaris katıldı.
Avrupa Birliği ve Türkiye Cumhuriyeti arasındaki Sivil Toplum Diyaloğu Medya Hibe Programı kapsamında geliştirilen Türk-Yunan Medya Buluşması projesinin kapanışı, İki Ülkeden Dostluk ve Barış Söyleşileri’yle yapıldı. Türkiye’den Aral Group, Yunanistan’dan A4 Art Design tarafından yürütülen projenin kapanış töreni, perşembe günü saat 13.00’te, Ankara Üniversitesi Avrupa Toplulukları Araştırma ve Uygulama Merkezi (ATAUM) Konferans Salonu’ndaydı.
Söyleşi, moderatör Hercul Millas’ın açılış konuşmasıyla başladı. Millas, 20 yıl önce böyle bir buluşmanın imkânsızlığından söz ederek, “Şu anda bunları aştık. Hâlâ yapamadıklarımız var. Geçmişle yüzleşemedik” dedi.
Eralp: “Türkiye-Yunanistan ilişkileri, iki tarafın pilotlarının o anlık izanlarına bırakılamayacak kadar değerlidir”
Millas’tan sonra sözü Emekli Büyükelçi, Defne Türk Yunan Dostluk Derneği Başkanı Yalım Eralp aldı. Eralp, “Türkiye-Yunanistan ilişkilerinde iki veçhe vardır: İnsani veçhe, siyasi veçhe” diyerek başladığı konuşmasına, iki ülke arasındaki ilişkilerde birçok hata yapıldığını kaydederek devam etti. Kardak krizinden de söz eden Eralp, kriz sırasında ABD’nin iki ülke arasında neredeyse savaş çıkabileceğini algılayamadığını belirtti. Son dönemde yaşananları hatırlatan Eralp, “Türkiye-Yunanistan ilişkileri, iki tarafın pilotlarının o anlık izanlarına bırakılamayacak kadar değerlidir” şeklinde konuştu. Emekli Büyükelçi, konuşmasını şöyle tamamladı: “Evvela her iki ülkenin milletvekilleri ülkelere sık sık gitsin. Her iki ülkenin de geçmişi pek parlak değil.”
Markaris: “Halklar arasında sorun yok, hükümet seviyesinde ise hiçbir problem çözülmüş değil”
Yazar Petros Markaris, “Ben roman yazarıyım, İstanbulluyum” dedi. Ayrımın olduğu bir ortamda büyüdüğünü belirten Markaris, “Halklar arasında sorun yok, hükümet seviyesinde ise hiçbir problem çözülmüş değil” diyerek devam etti. İki ülkenin politikacılarının halklarını anlamadığını, bu yüzden de adım atılamadığını ifade eden Yazar, iki ülkede de gazetecilerin siyasileri eleştirdiğini, ancak eleştirirken resmi politikayı sürdürdüklerini belirtti. Markaris, “Bu zorlukları biz değiştirmeye zorlamalıyız” diyerek konuşmasını bitirdi.
Gürcanlı: “Hayaller ve gerçekler arasında sıkışmış bir toplum, medya ve siyaset ile karşı karşıyayız.”
Markaris’in ardından sözü alan Gazeteci Zeynep Gürcanlı, “Hayaller ve gerçekler arasında sıkışmış bir toplum, medya ve siyaset ile karşı karşıyayız” diye konuştu. Türk-Yunan ilişkilerinin geçmişe göre olumlu yönde seyrettiğini belirten Gürcanlı, 1996’daki Kardak krizini ve 1999’daki Marmara depremini hatırlattı, “Yunan halkının Türk halkına başlattığı yardım seferberliği ile başlayan ilişkiyi politikacılar takip etti” dedi. Gazetecilikte olumsuz yönlere odaklanmanın daha kolay olduğunu belirten Gürcanlı “Temennim bundan sonra güzel örnekleri olan bir tarzda habercilik yapmamız ve bunun da bize ortamının oluşturulması.” diyerek konuşmasını sonlandırdı.
Başlangıç, başından geçen bir ada hikâyesini anlattı
Panelde son olarak sözü alan Gazeteci-Yazar Celal Başlangıç, başından geçen bir ada hikâyesini anlattı. Başlangıç, 1982’de Ege denizindeki bir petrol araştırması projesine gazeteci olarak katıldığını ve bindikleri Piri Reis adlı geminin fırtınaya yakalanması sonucu İmroz adasına demirlediğini belirtti. Adada yaşayan Türk ve Yunan halkının birbirleriyle dayanışma içinde yaşadığına tanıklık ettiğini söyleyen Başlangıç, “Türk ve Rumların ortak bir yaşamı vardı: Bir Türk bir Rumla evliydi, bir başka Türk Rumla ticaret ortağıydı ve tekneleri ortak olan Türkler ve Rumlar vardı” diye konuştu. Başlangıç bu ortak yaşamın arkasında bir çöküntü olduğunu belirtti ve “Oradaki Rum köyleri boşaltılmıştı, bazı köyler tamamen terk edilmişti. Bir kültür yok ediliyordu ve buralara Anadolu’dan gelen deniz dalgalanınca, rüzgâr fazla esince adanın yer değiştirmesinden korkan göçmenler getirtilmişti” dedi. Marmara depreminin Türk-Yunan ilişkilerinde bir kırılma noktası olduğunu belirten Başlangıç, konuşmasını, “Ben Türk devletinin yaptığı hoyratlıkları anlattım, geldiğimiz nokta itibariyle yarın da bir Yunan gazeteci Yunan devletinin yaptığı hoyratlıkları da gönül rahatlığıyla anlatır diye düşünüyorum” diyerek sonlandırdı.
Loukakis: “Sivil toplum politikacıların atacağı adımlardan çok daha büyük adımlar atabilir”
Panele izleyici olarak katılan Yunanistan’ın Ankara Büyükelçisi Kyriakos Loukakis, “Sivil toplum politikacıların atacağı adımlardan çok daha büyük adımlar atabilir” dedi. Ayrıca Hercul Millas’ın yazdığı Türkçe-Yunanca sözlüğe değinen Büyükelçi, iki dil arasında birçok ortak sözcük olduğunu dile getirdi.
Panelin arından Büyükelçisi Loukakis, konuşmacılara plaketlerini takdim etti. Etkinlik kokteyl ile son buldu.
Haberi Duyur
Kısa Adres: http://gorunum.tk/9538
Yol: Ana sayfa » Yazılar » Türk-Yunan Medya Buluşması’nın kapanışı Cebeci’de yapıldı
Bir cevap yazın