Kırk yıllık Yıldız Bakkaliyesinin sahibi Özdem: “Dükkana giren parası olmasa bile boş gönderilmez”
Koronavirüs salgını tüm hayatı önemli ölçüde etkiledi ve değiştirirken herkes dayanışma ilişkilerini hatırlamaya çalışıyor. Bu süreçte mahalle bakkalları da çeşitli sebeplerle gündeme geliyor. Adem Özdem, 40 yıllık bakkal ve bugünlerde bakkalların yaşadıklarını anlatıyor.
Altındağ Doğantepe Mahallesi’nde mahallenin bakkalı Adem Özdem, yaklaşık 40 yıldır işletiyor Yıldız Bakkaliyesi’ni. Kendisi de aynı mahallede oturuyor.
Koronavirüs salgınıyla birlikte herkesin gündelik yaşamı büyük oranda değişirken mahalle bakkalları hastalıktan korksa da dükkanlarını açıyor. Hem kendi geçimleri hem de mahallelinin ihtiyaçları için.
İşsizliğin ve geçim derdinin arttığı bugünlerin gizli başrollerinden birini mahalle bakkalları oynuyor aslında çünkü süpermarketler veresiye vermiyor. Adem Özdem, bu aralar veresiyenin arttığını söylediğinde anlıyoruz ki ayağı yıllardır süpermarketlere alışan insanlar, mahalle bakkallarına daha sık uğrar olmuş bu aralar.
Özdem, bu zor günlerde ABB Başkanı Mansur Yavaş’ın, imkanı olanların veresiye defterlerini kapatması çağrısını olumlu buluyor. “Yardımlaşma böyle olur” diyor Özdem. Borçları kapatmak için Yıldız Bakkaliyesine de gelenler olmuş. Borçları silerken sadece durumu gerçekten kötü olan insanları seçtiğini söylüyor Özdem:
“Veresiye defterini açıyoruz en mağdur olanlara bakıyoruz, onların borcunu siliyoruz. Gerçek mağdurların borçlarını komple siliyoruz. Bu işte önemli olan güven. Bu yardımların kuruşunu kendimize istemeyiz biz. Yardımlaşma için geleni kendimiz için kullanmayız. Bizim karakterimize, insanlığımıza sığmaz. Yardım eden kişiden parayı aldıktan sonra o yanımızdayken borcu siliyoruz.”
“Hemen söylersek daha çok yazdırırlar”
Yıldız Bakkaliyesi’nin veresiye defterindeki borçların bir kısmı silinmiş ama hala 6-7 bin liralık alacak görünüyor. Borçları silinenlerin henüz bundan haberi yokmuş. Adem Özdem, bu haberi onlara kendisi vermeyi de düşünmüyor:
“Borçların silindiğini hemen söylersek bu sefer yardım geliyor diye daha çok yazdırırlar. Ödemeye geldiğinde ‘silindi’ diyeceğim ve onun vereceği parayı almayacağım.”
Özdem’den bu süreçte Ankara Bakkaliyeler Odası’nda veresiye tutan bakkalların listesinin oluşturulduğu öğreniyoruz. Özdem, bu listenin yardım etmek isteyen kişiler geldiğinde veresiye tutan bakkallara yönlendirmek için yapıldığını anlatıyor.
“Mahalle bakkalı mahallenin bankası demek”
Bakkala giren müşteri, parası olmasa bile “boş gönderilmez” Özdem için. Mahalle bakkalları, veresiye sildirme örnekleriyle bugünlerde gündeme gelse de dayanışma ve yardımlaşmanın hiç bitmediği yerler:
“Mahalle bakkalı bilen için ‘mahallenin bankası’ demek, bilmeyen için bir şey değil. Buraya müşteri gelip ‘param yok bana şu lazım’ dedi mi paranın gelmeyeceğini bilsem dahi veririm. Müşteri yeri geldiğinde sigarasına kadar alıyor, sonra veriyor. Marketlerde ise böyle değil.”
“İşler nasıl?” diye soruyoruz Adem ağabeye. Salgının ilk günlerinde satışlar biraz artmış ama şimdi eski haline dönmüş. Mahalleli bakkaldan genel ihtiyaçlarını alıyormuş.
“Satışlarda farklılık bizde çok olmadı, olsa da büyük yerlerde olmuştur. Müşteri ununu salçasını bakkaldan almıyor, alsa da kıymetsiz görüyor. Mecbur kalırlarsa bize geliyorlar, yoksa yok.”
“Para oldu mu ürün çok”
Bugünlerde ürün çeşitlerini bulabiliyorlar mı, toptancılardan malzeme alırken zorlanıyorlar mı, diye soruyoruz Özdem’e. En zor bulunan şey, kolonyaymış. Sigara konusunda da bir kısıtlama yaşanıyormuş ama peşin para olursa hiç sıkıntı yaşanmadığını söylüyor Özdem: “Paran oldu mu ürün çok.”
Ürünleri markanın kendisinden aldığı için iade avantajının olduğunu belirtiyor Özdem,
“Bizim en iyi özelliğimiz hep yerinden alıyor olmamız. Az olsun temiz olsun başka bir şey istemiyorum, on kuruşa yirmi kuruşa tenezzül edip spotçulardan alırsan o zaman satıyım diye uğraşırsın. Şükür bizde o sorun yok.”
“Kolonya, ıslak mendil kasanın yanında hazır”
Yılların bakkalı Özdem, her gün onlarca insanın girdiği bakkalında aldığı önlemlerden de bahsediyor. Maskesini, eldivenini takmayı ihmal etmiyor. Dükkanı daha sık paspaslıyor ve kasanın yanında kolonya, dezenfektan ve ıslak mendili eksik etmiyor. Müşterilerin de olabildiğince dikkatli davrandığını belirtiyor.
Haberi Duyur
Kısa Adres: http://gorunum.tk/27812
Yol: Ana sayfa » Yazılar » Kırk yıllık Yıldız Bakkaliyesinin sahibi Özdem: “Dükkana giren parası olmasa bile boş gönderilmez”
Bir cevap yazın