Sürgünler Meclisi ilk toplantısını yaptı

12 Eylül Darbesi’nin ardından şiddet ortamından kaçan siyasiler, 15 Aralık’ta Almanya’nın Köln eyaletinde “12 Eylül Sürgünleri” platformunu oluşturdular. Aralarında Avrupa Özgür Tutsaklarla Dayanışma Komitesi, TUDAY, ATİK, AGİF, ICAD, Yek. Kom’un da bulunduğu çok sayıda demokratik kitle örgütü, aydın ve yazarların çağrısı ile bir araya gelen politik mülteciler, 32 yıldır sürgünde yaşadıkları sorunları ve çözüm önerilerini tartıştı.

Toplantıda ayrıca, “sürgünde yaşanılanların kitaplaştırılması, 12 Eylül darbeci generallerden hesap sorulması, AİHM gibi uluslararası mahkemelere başvuru yapılaması, Türkiye’deki demokrasi mücadelesine katkıda bulunulması, Avrupa ülkelerinde politik sürgünlere karşı geliştirilen saldırılara tavır alınması, politik sürgünler arasında dayanışma ağının geliştirilmesi” yönünde kararlar alındı.

Yapılan konuşmalarda, 12 Eylül 1980 askeri darbesiyle 14 bin kişinin vatandaşlıktan çıkarıldığını, 30 bin kişinin politik mülteci olarak Avrupa ülkelerine çıkmak zorunda kaldığı belirtildi.

Bu sürecin devam eden politik göç gerçekliğinin başlangıcı olduğu kaydedilerek,”Darbeyle yaşadığımız zulüm ve baskının gölgesi bir ömür boyu yaşamımızın bir parçası oldu. Vatanımızdan, toprağımızdan koparıldığımız yetmezmiş gibi, çıkarılan yasalarla memleketimize dönüşümüz engellendi” denildi. Daha özgür ve demokratik bir Türkiye yaratmak için yola çıkan darbe mağdurları 1982 Anayasası’nın dayattığı baskıcı yasalara karşı direneceklerini belirtti. Sorunlar ve sorumluluklarının yanı sıra moral değerlerini güçlendirerek, birbirleriyle daha sıkı kucaklaşmaları gerektiğini belirten platform üyeleri, bütün 12 Eylül mağdurlarının bir gün de olsa bir araya getirerek bütün bu sorunları konuşmalarının mutluluk verici olduğunu söylediler.

“12 Eylül Sürgünleri” üyeleri yaptıkları basın açıklaması ile günümüzdeki yaşanan siyasi sorunlara da göndermede bulundu. Yaşanan siyasi sorunlar ve baskıcı politikalara karşı seyirci kalmayacaklarını belirterek seslerini yükseltmenin bir görev olduğunu savunan platform üyeleri, yaşamlarını ülkelerinden uzak yerlerde sürgün olarak geçirmek istemediklerini ifade etti. Aradan yıllar geçmesine rağmen Türkiye’nin halen darbe anayasası ile yönetildiği ifade edilerek, gazeteci Necati Abay ve Pınar Selek’in de sürgünde olmasından duyulan rahatsızlık belirtildi.