Emin Özdemir Son Yolculuğuna Uğurlandı
İki gün önce hayatını kaybeden, BYYO ve İLEF‘in değerli hocalarından dil ustası, yazar Emin Özdemir için bugün Kocatepe Camii’nde cenaze töreni düzenlendi. Özdemir’in cenazesi, buradaki törenin ardından Cebeci Asri mezarlıkta toprağa verildi.
1 Eylül gecesi hayatını kaybeden, BYYO ve İLEF‘in emektar hocalarından Emin Özdemir, Kocatepe Camii’nde yapılan törenin ardından Cebeci Asri mezarlığında toprağa verildi.
Cami avlusunda düzenlenen törende eşi Oya Özdemir, çocukları Özlem Özdemir Kumbasar, Meltem Özdemir Erhan, damatları ve torunları taziyeleri kabul etti.
Ankara Üniversitesi Basın ve Yayın Yüksekokulu’nda 1974 yılında öğretim görevlisi olarak göreve başlayan ve 1996 yılında emekliye ayrılan dilbilimci ve yazar Emin Özdemir’in cenazesine çok sayıda yazar, gazeteci, akademisyen ve öğrenci katıldı.
Özdemir’in cenaze törenine katılanlar, duygu ve düşüncelerini GÖRÜNÜM’le paylaştı:
Ankara Üniversitesi Dekanı Prof. Dr. Abdülrezak Altun:
“Emin hoca 20 yılı aşkın görev yaptı BYYO ve İLEF’te. Fakültede çok sayıda öğretim üyesiyiz ama kaçımız öğrencilerin hayatına dokunabiliyoruz bilmiyorum. Fakat bizim için şu çok açık ki Emin Hoca bizim hayatımız için çok önemlidir. Hatta onu anadilimizin öğretmeni diye nitelendirmek daha iyi olacaktır. Çünkü iletişim fakültesinde okuyanlar ve mezunlar açısından dil çok önemli. İletişim sektörünün hangi alanında çalışıyorsak çalışalım anadilimizi kullanarak para kazanıyoruz. Dilimizi ve kurullarını iyi bilmek işimizi de iyi yapmak açısından önemli. Emin Hocanın bu konudaki katkıları hiçbir zaman göz ardı edilemez.”
Yazar, Müzik Eğitimcisi Ahmet Say:
“Emin Özdemir’de hiçbir insanda olmayan vasıflar vardı. Çok yönlü bir insandı. Onda dargınlık, sağcı solcu ayrımı yoktu. Ben en yaramazlarından, en ele avuca sığmazlarındandım. Emin Özdemir buna rağmen bana çok yakınlık göstermişti. 80’li yıllarda Kızılay’daki ABC kitabevinde yöneticiydim. Orada etkinlikler yapardık. Bir keresinde Emin Özdemir’i konuşmacı olarak çağırmıştık. O dönemde oraya gelen en iyi konuşmacı Emin’di. Sesi, tonu, konuşması her şeyiyle… Sadece kültürlü bir insan böyle konuşamaz, çok etkileyiciydi. Dil Kurumu çevresiyle Türkiye Yazıları çevresi olarak dalga geçerdik. Bundan alınmayan Cahit Külebi ve Emin Özdemir’dir. Özgüveni çok yüksek bir insandı.”
Yazar, şair Ahmet Telli:
“Emin Özdemir’e bir aidiyet verilmek isteniyorsa o bir dil ve düşünce ustasıdır. İdeolojik aidiyetten çok, ideolojinin tamamen dışında bir dilcidir. Benim yazarlığıma hazırlayan temel kaynaklardan biridir. Benim öğretmenimdi, hocamdı. Kendisinden öğretmenliğin faziletini öğrendiğimi söyleyebilirim. Öğretmenliği en az dilciliği kadar önemlidir.”
Yazar, şair Abdullah Nefes:
“Üzülüyoruz tabi ki kendi alanında özel bir adam gitti ve yeri doldurulamayacak bir adadı. Ben bu sözleri Ali Püsküllüoğlu için de söylemiştim. Ali Püsküllüoğlu’nun önemli katkıları vardır, bilmez kimse. Emin Hoca da öyleydi. Aramızda on yaş var ama biz ona hoca deriz. Gidenlerin yeri dolmuyor, aslında temel sıkıntı burada.”
Yazar Gürsel Korat:
“Onun dil tutkusu çok önemli, dil için ortaya koymuş olduğu yaratıcı çözümler ve dile köklerinden gelen bir bağlılık.”
Yayımcı Remzi İnanç:
“Emin Özdemir benim kırk yıllık arkadaşım. Türk diline en büyük hizmeti yapan yazarlardan biriydi. Türkçeyi doğru yazıyordu, güzel yazıyordu. Kitapları zengindi. Onun Türk diline hizmetini bu güzel halk unutmayacaktır.”
Cumhuriyet Gazetesi Yazarı Işık Kansu:
“Emin Hocam benim öğretmenim. Türkçenin öğretmeni, çağdaşlığın uygarlığın öğretmeni, insanlığın öğretmeni… Türk ulusunun başı sağ olsun, gerçekten çok önemli bir değerini yitirdi. Ulusa, dil alanında, yazın alanında, insanlık alanında, kattığı birçok değer üretken yaşantısının bir ışığı olarak sürecek. Öğrencilerinin de İletişim Fakültesinin de başı sağ olsun.”
TRT Spikeri Kerem Öncel:
“Okuma alışkanlığım vardı okula gelirken ancak Emin hocayla anlam kazandı. 30 yıldır Türk televizyonlarında görev yapıyorsam Emin Özdemir sayesindedir. Ünsal Oskay, Ahmet Taner Kışlalı, Özer Ozankaya, pek çok hocanın derslerini kaçırmazdım ama tek bir saatini bile kaçırmadan dersine girdiğim Emin Özdemir’di. Onun dersine giremeyenler çok şey kaçırdılar. Emin Özdemir hayatımda iyi ki oldu. Onun sayesinde öğrenmek için çalıştım, halen de çalışıyorum.”
Hürriyet Gazetesi Okur Temsilcisi Faruk Bildirici:
“Bir öğrenci ilkokuldan üniversiteye kadar bir dolu öğretmenden geçer. Onlarca kendini eğiten insandan üçü beşi iz bırakır. Benim hayatımda da iz bırakan üç beş hocadan biridir Emin Özdemir. Ondan öğrendiklerim hep ufkumu açtı ve gazetecilik yaşantıma olumlu etki etti. Önemli olan bize Türkçe’yi öğretmesi değildi, bize insanlığı anlattı. “
Gazeteci Süleyman Coşkun:
“Emin hocayla doğrudan dostluğum bir yıl kadar oldu. Ben okula başladıktan kısa bir süre sonra emekli oldu. Her hocanın sevmeyenleri olur, Emin hocanın yoktu.”
Gazeteci Ahmet Abakay:
“O bizim okulumuzda hoca olsa da olmasa da Türkiye’nin çok büyük bir değeri, büyük bir dil ustası, çok büyük bir edebiyatçı, bizim yolumuzu aydınlatan gurur duyduğumuz, tanımaktan da hakikaten onur duyduğumuz bir hocamız. Onun bayrağını yükseltmeye devam edeceğiz.”
Emekli Öğretim Görevlisi Nevzat Dağlı:
“Üzüntülüyüz. Türkçeyi güzel kullanan, yazan, konuşan, bir Türkçe sevdalısını kaybettik. Bu, ülkemiz açısından büyük eksiklik çünkü o Türkçenin yanlış kullanımını eleştirme cesaretini de gösteren bir insandı. O gelenek devam edecek ama tabii ki büyük bir kayıp. Biz artık onun eserlerinden yararlanarak, onun istediği arı dili konuşarak onun ruhunu rahatlatma görevini yerine getirmeye çalışacağız.”
Eğitimci Niyazi Altunya:
“Emin Hoca’nın özellikle dil eğitimcisi yanına değinmek lazım. Hem yetiştirdiği öğrencilerle hem de yayınlarıyla Türkiye’de Türkçe öğreniminin babası kabul edilen Mustafa Nihat damarından gelen birisi. Mustafa Nihat başlattı, Emin Bey onun yanında yetişti ve edebiyat eğitiminde öncü oldu. Yeri zor doldurulacak biri.”
Ankara Üniversitesi SBF Emekli Öğretim Üyesi Ruşen Keleş: “Çok üzgünüm. Çok takdir ettiğim bir yazın adamı TDK’da çok önemli çalışmalar yaptı.”
Öğrencisi Ayşe Seval Özbay:
“1974 yılında Gazi Enstitüsünden mezun oldum ama o zamandan beri Emin Özdemir iz bırakan biriydi. Sadece sınıfta değil daha sonra öğretmenlik hayatımda da bana destek olan bir insandı. Şimdi liseler için soru bankaları hazırlıyorum ve yine masamın üzerinde onun kitapları var, onun ilkeleri var. Bizlere Türkçe’ye sahip çıkma bilincini verdi. Türkçeyi en doğru şekilde konuşmayı hedefledik, öğrencilerime de bunu aktarmaya çalışıyorum. Şimdi ailemden biri gidiyor ama ona öldü diyemiyorum. O kitaplarıyla hep var olacak, bizlerle var olacak. Çünkü ders anlatırken bile onun sistemi geliyor aklımıza, sanki ondan el almışız ve o eli öğrencilerimize aktarmışız. Türkçe’nin en değerli işleyenlerinden biri. O yüzden kendimizi çok şanslı görüyoruz.”
Arkadaşı Mehmet Ayhan:
“Emin Bey ile 1964 – 1965 yılları arasında Gazi Enstitüsü’nde tanıştım. Ben Köy Enstitüsü çıkışlıyım, Pedagoji bölümünde öğrenciyken, Emin Özdemir Köy Enstitüsü çıkışlı bir öğretmen olarak Türkçe bölümünde asistanlık yapıyordu. Zaman zaman bir araya gelir Türkçe ve sosyal konularda sohbet ederdik. Çok yakın, sevecen fakat ciddi bir eğitimciydi. Işıklar içerisinde yatsın.”
Haberi Duyur
Kısa Adres: http://gorunum.tk/14924
Yol: Ana sayfa » Yazılar » Emin Özdemir Son Yolculuğuna Uğurlandı
Nevzat Dağlı
04 Eylül 2017 at 16:39Emin Özdemir'in ardından Türk Dili emekçisi, insanlık bilgesiydi, Aydınlanma yolunun yankılanan sesiydi. Göğüne sığmayandı, yağmur veren buluttu, Sözcüğün efendisi, anlamın nefesiydi. Çorak toprakta bitti, ama bol ürün verdi, Gölgesi serinletir, herkes onu severdi. Binlerce öğrencinin kılavuzu olmuştu, Türkçeye gönül veren hep izinden giderdi. İnsanlar için yazdı, bıkmayarak okudu, Yazınsal bağlamlarda bilmediği yok idi. Düşünce dünyamızda silinmez bir iz oldu, Türçemizi çok sevdi, ilmek ilmek dokudu. Ağabeyim, dostumdu, yüreğimde yeri var, Yaktığı ışıkların gözlerimde feri var Işıklarda uyusun bilge Emin Özdemir, Türkçenin toprağında onun alın teri var. Halk Ozanı Karamanlı Nevzat Dağlı