Yıldız Yazıcıoğlu: “Gazetecilikte Ankara bir ekoldür”

Gazeteciler Cemiyeti Basın Evi’nde düzenlenen Ekim ayı buluşmalarının dün akşamki konuğu gazeteci Yıldız Yazıcıoğlu oldu. Amerika’nın Sesi Gazetesi Türkiye çalışanı Yazıcıoğlu, Ankara gazeteciliği ile ilgili bir sunum yaptı.

Dünyada medya sektörünün başkentlerden şekillendiğini belirten Yazıcıoğlu, Türkiye’de de gazeteciliğin eski başkent İstanbul’da şekillendiğini ancak Ankara’nın etkisinin İstanbul’a yansıdığına inandığını söyledi.

“Ankara kendi haberinin peşinde koşar”

Gazeteci Yazıcıoğlu, haberlerin büyük oranda Ankara’da bulunan haber merkezlerinden çıktığını belirtti. Ankara gazeteciliğinin farklarını “Ankara ekolü habere dayalıdır. Emekçidir, kendi haberinin peşinde koşar. Haberi yaratmaya odaklıdır” olarak açıklayan Yazıcıoğlu şunları kaydetti:

“Benim de tanıklık ettiğim, son 20 yılda Ankara bürolar çok zayıfladı ve şu an çok vahim bir noktaya geldi. Yine de ekol yarattığını düşünenlerdenim. Ankara’da çalışan pek çok kişi de bunu düşünür. Ankara bir ekoldür.”

“Ankara gazetecisi gerçekliğin farkındadır”

Ankara gazetecisinin siyaseti de Anadolu’yu da bilmesi gerektiğini söyleyerek, “Ankara gazetecisi siyaseti en iyi bilmesi gereken kişidir. Anadolu’dan uzak, bir haber olamaz. İstanbul gazetecisi 2004 yılında Avrupa Birliğine gireceğimizi söylerken Ankara gazetecisi Iğdır’ın Avrupa Birliği sınırı olmayacağını söyleyen kişidir. Bu gerçekliğini farkında olan kişidir. Gitmediğini okur, okumaya çalışır, gidenlerden öğrenmeye çalışır” diye konuştu.

“Gençler soru sormayı unuttu”

Genç gazeteci adaylarına da tavsiyelerde bulunan Yazıcıoğlu, usta-çırak ilişkisinin önemini ve gazeteciler arasındaki dayanışmaya da değindi. Medyanın dönüşümü içerisinde usta gazetecilerin bürolarda az sayıda bulunduğunu bunun usta-çırak ilişkisini zayıflattığını belirterek, “Şimdi gençler savcıya soru sormayı unuttu. Siyasetçisi başta olmak üzere herkes kendini soru sorulamayacak bir noktaya taşıdı” dedi.

Yazıcıoğlu, soru sormanın gazetecilik için esas olduğunu söyleyerek hiçbir siyasetçinin soru sorulmaktan muaf olmaması gerektiğini kaydetti. Yazıcıoğlu, gazetecilerin yakın mesafede bulundukları siyasetçilere soru soramamasını “candaş gazetecilik” olarak tanımladı. Bir yandaş gazetecilik var bir de candaş gazetecilik şeklinde konuşan Yazıcıoğlu, “Yandaşlığın farklı kuralları var para mekanizması işliyor. Candaşlıkta ise gönül bağı oluşuyor” diye belirtti.