“Gazetecilik Hak ve Özgürlükler Deklerasyonu” kamuoyuyla paylaşıldı
Yıl içinde düzenlenen geniş katılımlı iki medya konferansındaki tartışma ve çalışmaların sonucunda ortaya çıkan Deklarasyon, gazetecilik alanındaki sorunları tespit ediyor ve çözüm önerilerini getiriyor.
Medya Dayanışma Grubunu oluşturan gazetecilik meslek ve emek örgütlerinin Nisan ve Eylül aylarında düzenlediği iki medya konferansının ardından hazırlanan “Gazetecilik Hak ve Özgürlükler Deklarasyonu” açıklandı.
Medya Dayanışma Grubu üyesi meslek örgütlerinin, çalışma gruplarının, hukuk ve iletişim akademisyenlerinin uzun soluklu çalışmasının ürünü olan Deklarosyon, bu akşam Gazeteciler Cemiyeti’nde düzenlenen etkinlikle tüm kamuoyuyla paylaşıldı. Etkinliğe gazetecilik örgütü temsilci ve üyerinin yanı sıra çok sayıda hukukçu ve akademisyen de katıldı.
İfade ve Medya Özgürlüğü”, “Dijitalleşme ve Fikri Haklar” ve “Çalışma Yaşamı” olmak üzere üç bölümden ve toplam 20 başlıktan oluşan deklarasyon metni gazetecilerin sorunlarını ve taleplerini maddeler halinde sıralıyor.
Deklarasyonun hazırlanmasına Basın Konseyi, Çağdaş Gazeteciler Derneği, Disk Basın İş, Gazeteciler Cemiyeti, Haber-Sen, İzmir Gazeteciler Cemiyeti, Parlamento Muhabirleri Derneği, Türkiye Gazeteciler Sendikası, Foto Muhabirleri Derneği, Türkiye Haber Kameramanları Derneği, Diplomasi Muhabirleri Derneği ve Ekonomi Muhabirleri Derneği’nin yanı sıra pek çok gazeteci, akademisyen ve hukukçu katkı sağladı.
“Bundan sonra gazetecilik meslek örgütlerinin mücadelesinin anayasası olacak bir metin hazırladık.”
Etkinliğinin moderatorlüğünü Gazeteciler Cemiyeti Genel Sekreteri ve ANKA Haber Ajansı Genel Yayın Yönetmeni Kenan Şener yaptı. Şener, “Bundan sonra gazetecilik meslek örgütlerinin mücadelesinin anayasası olacak bir metin hazırladık” dedi.
“Birliktelik, deklarasyondan daha önemli”
Açılış konuşmasını yapan Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Nazmi Bilgin de “On iki örgütün bir araya gelerek böylesine uzun soluklu bir çalışma yapması bence sonuçtan yani deklarasyondan daha önemlidir. Bu birlikteliğin en büyük başarısı bence eşitler arasında bir birleşmenin, bir el ele tutuşmanın oluşmasıdır” diye konuştu.
“Tek çözüm örgütlenmek”
Bilgin’in ardından Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS) Başkanı Gökhan Durmuş de bir konuşma yaptı. Durmuş, basın ve ifade özgürlüğünü yok edecek politikalara karşı büyük bir direnç gösteriyor olduklarını belirterek “2008 yılında oluşturulan Gazetecilere Özgürlük platformundan sonra bence en güçlü birlik, Medya Dayanışma Grubu’nun oluşturulması oldu” dedi.
“Kendi haklarını savunamayan bir meslek erbabı kimin hakkını savunabilir ki?“
Durmuş’un ardından, kongrelerin ve deklarasyonun hazırlık komitesinde yer alan Medya Ombdusmanı Faruk Bildirici söz aldı. Bildirici, ortaya somut bir çalışma çıkarmayı başardıklarından ötürü mutluluğunu ifade ederek “Biliyorsunuz biz gazeteciler aslında konuşmayı çok severiz. Televizyonlara bakın hep sürekli konuşuyor meslektaşlarımız. Kendi sorunlarımızı sürekli anlatıyoruz. Ama sonuçta hepsi uçup gidiyor. Oysa bu sefer öyle olmadı. Elinizde tuttuğunuz ‘Gazetecilik Hak ve Özgünlükler Deklarasyonu’ bunun somut bir kanıtı” dedi. Bu ülkede gazetecilik yapmayı sağlayan oksijenin azaldığını belirten belirten Bildirici “Hani deriz ya biz aslında kimsesizlerin kimsesiyiz. Ama biz o hale geldik ki kendi haklarını savunamaz hale geldik. Kendi haklarını savunamayan bir meslek erbabı kimin hakkını savunabilir ki? Biz o zaman ortak paydamızda yani mesleki sorunlar paydasında hak ve özgürlükler paydasında bir araya gelmek durumunda kaldık.” diye konuştu.
“Gazetecilerin yurttaşlığa ve topluma da sahip çıkma iradesidir”
Bildirici ardından bir başka hazırlık komitesi üyesi olan Ankara Üniversitesi İletişim Fakültesi Dr. Öğretim Üyesi Çağrı Kaderoğlu Bulut da köklü dönüşüm ve arayışların yaşandığı günümüzde gazetecilikte farklı formların ortaya çıktığını, örgütsüzlüğün de giderek arttığını vurguladı. Kaderoğlu Bulut, şunları söyledi:
“Böyle bir dönemde on iki meslek örgütü bir araya gelerek bu deklarasyonu oluşturdu. Bu bir irade göstergesidir. Ama bu yalnızca gazetecilerin kendi mesleğine sahip çıkma iradesi değildi. Bu neoliberalizm koşullarında toplum çözülürken bütün alanlar daralırken ve dağılırken, gazetecilerin, gazeteci olmalarından kaynaklı yurttaşlığa ve topluma da sahip çıkma iradesiydi. O yüzden iradeyi büyütelim, mücadeleye devam.”
“Bedelini ödemeye hazır olduğunuz kadar özgürsünüz”
Son olarak İzmir Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Dilek Gappi de kürsüden “Kurgulanmış gerçekler karşısındaysanız ya tarafsız ya da bertarafsınız. Nasıl bir ülke, nasıl bir basın, nasıl bir medya istediğimizi de birlikte hep birlikte doğrusuyla hedefleriyle, idealleriyle ortaya koyacağız. Hep şuna inanıyorum ben. Bedelini ödemeye hazır olduğunuz kadar özgürsünüz. O nedenle mücadele gücünüz bol olsun diyorum” diye konuştu.
Etkinlik, konuşmaların ardından kokteylle son buldu.
Haberi Duyur
Kısa Adres: http://gorunum.tk/39833
Yol: Ana sayfa » Yazılar » “Gazetecilik Hak ve Özgürlükler Deklerasyonu” kamuoyuyla paylaşıldı
Bir cevap yazın