Futbol Federasyonu’na kırmızı kart
2009 yılında eşcinsel olduğu gerekçesiyle hakemlik yapılmasına izin verilmeyen Halil İbrahim Dinçdağ’ın hukuki mücadelesi devam ediyor.
Halil İbrahim Dinçdağ 2009 yılında Trabzon’da hakemlik yaparken, kendisinden askeri durumuyla ilgili belge istendi. Dinçdağ’ın yetkililere verdiği raporda “Askerliğe elverişli değildir” yazıyordu. Bunu gerekçe gösteren federasyon, kendisine “Sen askerlik yapmadın hakemlik de yapamazsın” diyerek, çok sevdiği mesleği, eşcinsel olduğu gerekçesiyle elinden aldı.
Türkiye Futbol Fedarasyonu (TFF) yönetmeliğindeki 25. madde “Sağlık sorunu nedeniyle askerlik yapamayanlar hakemlik yapamaz” diyor. Buna karşı çıkan Dinçdağ ise “Benim sağlık sorunum yok, eşcinsellik kişisel tercihim” diyerek hukuki mücadelesini sürdürüyor. Olayların basına yansımasının ardından çalıştığı yerel radyo kanalı yetkilileri de, “Yayın politikalarımıza aykırı bir durum var” diyerek Dinçdağ’ı işinden kovdu.
“Osmanlı eşcinselleri korurdu”
Türkiye’de sadece eşcinsellik değil Alevi, Kürt ve Türk sorunu olduğunu, bunun ancak insanların kenetlenmesiyle aşılabileceğini ifade eden Dinçdağ, “Bananeci bir toplum olduk. İnsanların haksızlık karşısında susmaması gerekiyor. Susa susa, ezilerek kötü bir hale geldik. İnsanlar artık haksızlık karşısında susmasınlar. Muhafazakâr Müslüman toplumuz deniliyor ancak yapılan eylemlerin bununla uzaktan yakından alakası yok. Bu ülkede dindarlardan zarar gelmez, dini darlardan zarar gelir. Kendi kurallarını ve düşüncelerini diğerlerine empoze etmeye çalışıyorlar. Bizi dışlıyorlar. Bugün bizi dışlayan insanlar dönüp bir Osmanlı’ya baksın. Osmanlı döneminde eşcinseller korunurdu, zarar görmemeleri için sarayda istihdam edilirdi. Ama bugün işten çıkıyorlar. Haksızlık karşısında susan dilsiz şeytandır. Onlar şeytan olmaya devam etsinler, biz bu şeytanların oyununu bozacağız” şeklinde konuştu.
“90’larda olsa linç edilirdim”
Trabzon’da yaşayan Dinçdağ, 2005 yılından sonra özellikle üniversiteler sayesinde Trabzon’un çok geliştiğini ve değiştiğini söyledi. Yaşadığı olaylardan sonra kentinde sorun yaşamadığını belirten Dinçdağ, “Trabzon’a baktığınızda Türkiye’yi görürsünüz, orası tarih ve kültürel olarak büyük bir hazinedir. Yaşadıklarım 90’lı yıllarda olsa belki linç edilirdim fakat bugün öyle değil. En başlarda biraz çekindim. İnsanlar beni görünce kendi aralarında konuşup, gülüşüyordu ama tanışmak isteyenler de oluyordu. Ufak tefek şeyler oldu fazla problem yaşamadım” dedi.
19 Şubat’taki duruşmayı bekleyen Halil İbrahim Dinçdağ’ın dosyası bilirkişide. Bu süreçte İstanbul Valiliği İnsan Hakları Komisyonu’na da başvuran Dinçdağ oradan gelecek raporu bekliyor. Rapora göre tekrar hakemlik yapmak için TFF’ye başvuracak. Olumsuz bir karar çıkarsa futbolun en büyük mahkemesi olan CAS’a şikâyette bulunacak.
Belgesel ve kitap yolda
Öte yandan İLEF mezunu İbrahim Sena Kandazoğlu ile ekibi Dinçdağ’ın yaşadıklarını ve eşcinselliği anlatan bir belgesel hazırlıyor. Kendi imkânlarıyla projeyi tamamlamaya çalışan ekip, belgeseli yurt içi ve yurt dışında çeşitli yerlerde göstermeyi planlıyor. Bunun yanı sıra Milliyet’ten Burcu Karakaş da yine Dinçdağ’ın yaşadıklarını anlatan söyleşi tarzında bir kitap hazırlıyor. Kitap, Ocak ayında yayınlanacak. Onca olaya rağmen hâlâ hakemlik heyecanını koruduğunu belirten Dinçdağ, severek yaptığı mesleğine tekrar kavuşmak istediğini söyleyerek sözlerini noktaladı.
Haberi Duyur
Kısa Adres: http://gorunum.tk/1599
Yol: Ana sayfa » Yazılar » Futbol Federasyonu’na kırmızı kart
Bir cevap yazın