ÇGD Ankara Şube’de tartışmalı genel kurul “Genç Gazeteciler”in zaferiyle sonuçlandı

ÇGD’de şube genel kurulları süreci devam ediyor. Derneğin en fazla üyeye sahip şubesi olan Ankara Şube’de de genel kurul geçen pazar günü yapıldı. Uzun ve sert tartışmaların yaşandığı genel kurulda yapılan seçimler Cem Kor başkanlığındaki listenin 11 oyuna karşı 32 oyla seçilen Demet Aran başkanlığındaki “genç gazeteciler” grubunun zaferiyle sonuçlandı.

Seçilen Şube Yönetim Kurulu Başkanı İLEF Gazetecilik Bölümü 2017 mezunu gazeteci Demet Aran, genel kurulu ve yeni yönetim olarak yapmayı düşündüklerini Görünüm’e değerlendirdi. ÇGD’nin gençleşmesi konusunda ortak bir karara vardıklarını söyleyen Aran, “Gazetecilerin meslektaşlarına güvenebildiği bir ilişki biçimi oluşturmak istiyoruz. Bunun bir parçası olarak gazetecilik öğrencilerine temas etmek istiyoruz” dedi.

Son yılların en uzun süren ve sert tartışmalara sahne olan ÇGD Ankara Şube Genel Kurulu, Mülkiyeliler Birliği’nde saat 13.00’te başladı. Kahramanmaraş merkezli depremlerde yaşamını yitirenler anısına yapılan saygı duruşunun ardından Ali Tarık Hatipoğlu, Hüseyin Bekar ve Turgut Dedeoğlu’dan oluşan Divan Kurulu oluşturuldu.

Eski Başkanlardan Abakay’ın destek mesajı okundu

Divan Başkanı Hatipoğlu, genel kurulun başında ÇGD Eski Genel Başkanlarından Ahmet Abakay’ın genel kurula bir mesajı olduğunu belirtti. Abakay mesajında genel kurulun başarılı geçmesini dilediği mesajında şu ifadeler yer aldı:

“Ankara dışında olmam nedeniyle aranızda bulunamıyorum. ÇGD’ye 19 yıl genel başkanlık yapma onurunu taşıyan arkadaşınız olarak basın, düşünce ve ifade özgürlüğünün ağır baskılar altında olduğu bu dönemde derneğimizin önemli işlerinin daha çok önem taşıdığını vurgulamak isterim. Genel kurulunuzun başarılı geçmesini diliyorum. ÇGD Ankara Şubesinin genel başkanlığına aday olduğunu öğrendiğim, geçmişte de birlikte mücadele ettiğimiz Cem Kor’a şimdiden başarılar dilerim”

Şube Başkanı Özer: “Çabalar daha örgütlü ve hazırlıklı olmalı”

Bu açılışın ardından Şube Yönetim Kurulu Başkanı Çınar Livane Özer, geride kalan dönemin çalışma raporunu sunmak üzere kürsüye geldi. Özer, dönemleri boyunca yapılan çalışmalardan ve etkinliklerden söz ederek üye aidat sistemi, sansür yasasına karşı verilen mücadele ve süreçte yaşananlar ile deprem dönemi çalışmaları hakkında bilgi verdi. Özer, yaşanan aksaklık ve eksikliklere de değinerek “Türkiye’nin güneydoğusunu vuran depremin ardından şube yöneticilerimiz bölgeye yönelik farklı noktalardan destek ve yardım çalışmalarına katılsa da gazetecilik mesleği endeksli bir çalışmanın gerekliliği üzerinde durulmuş ancak bu noktadaki çabalar kişisel temaslarla ilişkiler üzerinde kalmıştır. Çabaların daha örgütlü ve hazırlıklı yapılması gerektiği ortaya çıkmış, bu konunun ÇGD’nin tüm kurul ve üyeleri ile birlikte tartışılması ve giderilmesi ihtiyacı belirginleşmiştir” diye konuştu.

ÇGD Genel Başkanı Güleryüzlü: “ÇGD sivil toplum örgütü olma etkinliğini de tamamlamalıdır”

Özer’in konuşmasının ardından ÇGD Genel Yönetim Kurulu Başkanı Can Güleryüzlü söz aldı. Güleryüzlü, Şube Genel Kuruluna katılımın yüksek olmasının sevindirici olduğunu belirterek, kendisinin geçmişte şube başkanlığı görevi de yürüttüğünü hatırlattı ve “13 yıldır örgütteyim ve 13 yıldır kesintisiz çalışan çok kişi olduğunu sanmıyorum. Ağır bir yük” dedi. Üstlendiği sorumluluklar ve görevler nedeniyle çoğu kimseden iltifatlar aldığını belirten Güleryüzlü, yaptığı çalışmalarla ilgili bilgi verdi. “Ankara Şubeyle uyumlu bir süreç yaşayamadık” diyen Genel Başkan, konuşmasının başlarında “Biz 78’de çok ideolojik bir dernek olarak kurulmuşuz. Bizi ayakta tutan bu ama bizi zorlayan noktalardan biri de bu” diye konuşarak şunları söyledi:

“ÇGD büyük dönüşüm istiyor, doğru ilkeleriyle. Biz demokratik bir kitle örgüt olarak kurulduk, 70’lerin ürünü olan bir örgüt olarak sol sosyalist bir örgüt ama dönem, toplum değiştiği için epey erozyonlar yarattı. Tarihe hakim olanlar bunu gayet iyi bilir. Artık ÇGD demokratik kitle örgütü olmanın yanında sivil toplum örgütü olma etkinliğini de tamamlamalıdır arkadaşlar, yoksa bu iş tartışmaların dışında hiçbir dernek özelliği taşımayacak. Öyle bir savruluruz ki. Bu bizim gazeteci perspektifine bakılacak bir konu değil artık çünkü toplum birçok boyutuyla savrulurken ÇGD’nin burada bir gazetecilik alanı tutması da çok yeterli ve değerli değil artık. Bunun artık, STK’nın -içini de özel olarak doldurmamız gerekiyor öyle çok kirlenmiş bir STK tanımından da bahsetmiyorum- ama kavram olarak oradan bir şey aktarmaya çalışıyorum. ÇGD bunu yaşamalı. ÇGD bunu mutlaka dönüştürmeli yoksa ciddi anlamıyla kendisine aldığı tarihsel yük mezar taşına dönebilir çünkü ağır geliyor. Bu yük mutlaka bir şekilde dönemine uyumlanmalı. Bizim temel sorunumuz bence bu. Zaten kendi içimizdeki tartışmaları bu ufka koyamadığımız için ben daraldığımızı düşünüyorum.”

Güleryüzlü, Şube yönetimine ilişkin eleştirilerini dile getirdi ve üyelerin dernek çalışmalarına daha fazla katılması ihtiyacını vurgulayarak yaşanan sorunların aşılması gereğini belirtti.

Erdoğan: “Fikirlerin ayrılması o örgütü daha üst düzeye taşır”

Can Güleryüzlü’nün konuşmasının ardından ÇGD’nin deneyimli isimlerinden Ali Erdoğan söz aldı. Derneğin kuruluş sürecinden kısaca bahseden Erdoğan, genel kurulda yürütülen tartışmalardan ve fikir ayrılıklarından el birliğiyle çıkmak gerektiğinin altını çizdi. Erdoğan, “Bir hedef için bir araya gelmiştik. Hedef için bir araya geldiğimiz zaman mutlaka birleşeceğiz. Fikirler tartışılır, fikirlerin ayrılması o örgütü daha üst düzeye taşır. Hepimiz aynı şeyi düşünürsek hiçbir şey yapmamışız demektir” değerlendirmesinde bulundu.

Yazıcıoğlu: “Gençlerin enerjisiyle deneyimin birleştirilmesi gerekiyor”

Erdoğan’dan sonra gazeteci Yıldız Yazıcıoğlu söz aldı. ÇGD’ye öğrencilik yıllarından itibaren emek verdiğini söyleyen Yazıcıoğlu, genel kurulda yaşanan tartışmaların ağırlığını eleştirerek Derneğin “bir grup erkeğin aynı zamanda dernek içi ve dernek dışı arkadaşlık ilişkileri üzerinde de yürüdüğünü” ifade etti. Yazıcıoğlu, sahada aktif olarak görev yapan gazetecilerin yönetici olması gerektiğini, bunun sağlanamadığı durumlarda görev alan kimselerin emeklerinin çok değerli olduğunu kaydetti. Herkesin tekrar ÇGD’nin geleceği için çalışması gerektiğini belirten Yazıcoğlu, gençlerin enerjisiyle deneyimin birleştirilmesi ihtiyacının altını çizdi.

Hürtaş: “ÇGD Ankara Şube yöneticileriyle yan yanaydık”

Türkiye Gazeteciler Sendikası Ankara Şube Başkanı Sibel Hürtaş da kısa bir konuşma yaparak sansür yasasına karşı verilen mücadelede ve deprem sürecinde ÇGD Ankara Şube yöneticileriyle sürekli yan yana olduklarını belirtti. Hürtaş, iki listenin yarışmasının gayet demokratik olduğunu söyleyerek herkese başarılar diledi.

Şube Sekreteri Çepni: “ÇGD başkanlığı değil başkan yük olur”

Konuşmaların ardından yapılan eleştirilere yanıt vermek üzere ÇGD Ankara Şube Sekreteri Ozan Çepni söz aldı. Çepni, yaşanan sorunlarla ilgili detaylı bilgiler vererek Genel Merkez Yönetim Kurulu ile iletişim kuramadıklarını ve sorunların çoğunun bu nedenden kaynaklandığını söyledi. Kendisiyle ilgili bazı iddiaları da yanıtlayan Çepni, yönetimde daha genç ve sahanın ihtiyacını daha iyi bilen kişilerin olması gerektiğini vurguladı. Çepni, şöyle konuştu:

“ÇGD Genel Başkanlığı yüktür’ denildi. ÇGD Genel Başkanlığı yük değildir arkadaşlar. ÇGD Genel Başkanlığı ateşten bir gömlektir, evet giyeni zorlar biraz ama o koltukta oturup çalışmaya başladığınız zaman ve insanları ‘Şunun listesine girmeyin’ diye aradığınız zaman -bu faaliyet raporuna ilişkin olduğu için söylüyorum- burada çıkıp yarım yamalak bir şeyler söyleyip ‘Akçeli işler çeviriyorlar’ lafını kullandığınız zaman genel başkanlık değil siz yük olursunuz derneğe.”

Şube Başkanı Özer: “Yönetimde aktif gazeteciler olmalı”

Ankara Şube Başkanı Çınar Livane Özer de ikinci kez kürsüye geldi ve yönetimlerine yönelen eleştirilere değindi. Özer de aktif olarak gazetecilik yapanların yönetimde olması gerektiğinin altını çizerek liste çıkarmadıklarını, çıkan bir listeyi desteklediklerini ve o listede yer alan kişilerin aranarak kendileriyle ilgili “çirkin iddia ve iftiraların” dile getirildiğine değindi. Özer, üye aidat sistemiyle ilgili de teknik bilgiler verdi.

Malatya Şube Başkanı Göçmen: “Lütfen artık bir olalım”

ÇGD Malatya Şube Başkanı İbrahim Göçmen de genel kurula katılan isimler arasındaydı. Divan’dan kendisi söz isteyerek yaptığı konuşmada, depremden sonra Ankara’ya gelmek zorunda kaldığını belirten Göçmen, şunları söyledi:

“Bugün burada olma sebebim, hepinizin bildiği gibi, 11 ili kapsayan dünya felaketi depremin sonucu evini barkını kaybedip zorla Ankara’ya gelen, göç eden bir kardeşinizim. Malatya bu depremde yerle bir oldu diyebiliriz. 45 bin deniliyor ama bana 100 binin üzerinde olan bir ölü sayısı verilmiş durumda. Hâlen enkaz altında ölüler var. Hâlâ yerin altında canlar. Bütün hepsine rahmet diliyorum, yaralılara da geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum. Kongreyi izlerken ilk defa mutlu oldum. Günler sonra ilk defa güldüm. Biz Malatya’da gülmeyi unutmuşuz. Malatya’da ÇGD kurmak ve yaşatmak sizin burada söylediğiniz gibi değil. Malatya gerçekten çok zor bir il. Malatya doğunun batısı, batının doğusudur. Stratejik anlamda Türkiye’nin en önemli şehirlerinden birisi olduğu için her türlü terörün, faşizmin uygulandığı ve uygulanmaya çalışıldığı, gazeteciliğin yok edilmeye çalışıldığı bir il. Biz 22, 23 tane üyeyle kongre yapıyoruz. Şimdi ‘üyenin bir tanesini Malatya’da göster ‘deseniz gösteremem. Bugün 22’si de başka ile gitti. Hepsini tek tek soruyorum. Malatya’nın merkezi nüfusu 600 bin, şu an -dün benim kızım geldi- Malatya’nın merkezinde 50 bin kişi ancak var deniliyor. 500 bin, 550 bin nüfus göç etmiş. Malatya’da gazetecilik gerçekten çok zor. Malatya’da 150-200 tane gazeteci varsa bunun şu an itibariyle 150 tanesini 3 tane belediye almış. 25, 30 tanesi kalmışsa “Çağdaş” kelimesini duyar duymaz kaçıyorlar. Çağdaş’tan rahatsız olup kaçıyorlar, hemen diyorlar ‘İşte bunlar PKK’lı, bunlar komünist.’ Sizlerin burada Ankara Şubesi, Genel Merkez Şubesi gibi ayrışımlar yaparak örgütlenmeleri eksik duruma düşürmeniz bence yanlış. Lütfen artık bir olalım. Kongre herkese hayırlı olsun.”

“Beni listeden çıkarın” çıkışı

Gazeteci Kıvanç El de söz alarak genel kurulun geçmiş yıllara nazaran oldukça kalabalık olmasını derneğe ilişkin beklentinin artmasına bağladığını ve bunun çok olumlu bir gelişme olduğunu belirtti. El, ÇGD’nin geleceği olan gençlere yol açılması gerektiğini kaydetti. Cem Kor’un listesinde Şube Denetleme Kurulu Yedek Üyesi olarak ismi bulunan El, şunları söyledi:

“Benim adım listeye hakikatten öylesine yazıldı. Cem (Kor) başkan sizinle çok tanışmıyoruz, beni bu listeden çıkartın, ben bu listede olmak istemiyorum. Bir sürü gözleri parıldayan arkadaş var, onları yazın, dernek ileri gitsin. Ben bu listede yokum. İkinci listenin kim olduğunu on dakika önce öğrendim. Yarısını tanımıyorum. Bulunduğum listenin de yarısını tanımıyorum. Genel Kurulda daha fazlasını konuşacağız eminim, şu an burası yeri değil. Bu dernek yeni bir sürece giriyor, ben umutluyum.”

ÇGD Genel Başkanı Can Güleryüzlü de ikinci kez söz alarak Ankara Şube’ye ilişkin eleştirilerini tekrar dile getirdi ve kendisine yapılan eleştirilere yanıt verdi.

Konuşmaların ardından Şube Çalışma Raporu ve Denetleme Raporunun oylanmasına geçildi. Her iki rapor da oybirliği ile aklandı.

Delege listesi krizi

Ardından üst kurul delege listesinin oylanmasına geçildi. Bu aşamada, Genel Başkan Can Güleryüzlü’nün de desteklediği Şube Başkan Adayı Cem Kor, Divan’a bir delege listesi sundu. Bu sırada tartışmaların yer yer Divan masası önünde itişmelere neden olacak kadar sertleştiği görüldü. Şube Yönetim Kurulu tarafından hazırlanan delege listesine karşı sunulan listede kimi eski yöneticiler ile hâlen yönetici olan kimi isimlerin çıkarılmış olduğu görüldü. İki listenin oylanması ve en çok oy alan listenin kabul edilmesi önerisinin yanı sıra Kor’un bir delege listesi vermesinin hukuken mümkün olmadığının da belirtildiği tartışmaların ardından Şube Yönetim Kurulu tarafından hazırlanan delege listesi, listede ismi olmayan ve o anda salonda bulunan üyelerin de eklenmesiyle son halini alarak kabul edildi.

Başkan adayı Aran: “Cesaretimizi ÇGD’nin kurucularından alıyoruz”

Oldukça uzun ve hararetli tartışmaların ardından yeni yönetimlerin belirlenmesi için seçimlere geçildi. Seçimlere iki listeyle girildi. Yönetim Kurulu, Denetleme Kurulu ile Onur Kurulu asil ve yedek üyelerin belirleneceği seçimler öncesi, Şube Başkanlığına aday olan Demet Aran, bir konuşma yaptı. Aran, gazetecilerin çalışma koşullarından ve mesleğin durumundan bahsederek, şunları söyledi:

“Ben asgari ücretle çalışıyorum arkadaşlar. Biz gazeteciler sınırsız mesai saatlerinde asgari ücretle çalıştırılmaya mahkûm ediliyoruz. Çalıştığımız kurumlarda basın sigortası yapılmadan çalışıyoruz. Hatta bize sigortasız çalışmamız teklif ediliyor. Güvencesizliğe karşı mücadele edenlerin haberlerini yapıyoruz ama biz ‘serbest gazetecilik’ adı altında güvencesizliğe mahkûm ediliyoruz. İşsizlikle sınanıyoruz. Yeni bir medya mecrası kurulduğunda umutlanıyoruz, en genç arkadaşlarımız buralarda çalışmaya başlıyor. Bir anda işsiz kalıyorlar ama biz o mecraları kuranlar kadar seslerimizi çıkaramıyoruz. Bin bir emekle hazırladığımız haberler, çalıştığımız kurumların kimisinde sansüre maruz kalıyor. Sansüre uğramadığımızda göz altına alınıyoruz, darp ediliyoruz, tutuklanıyoruz ve biz tam da bu koşullarda omuz başımızda bir dernek istiyoruz. Bu derneğe de genç gazetecilerle birlikte yönetmek, deneyimli arkadaşlarımızdan, az önce de konuştular sağ olsunlar, emekleri için ben çok teşekkür ediyorum. Elbette ki tecrübelerine ihtiyacımız var. Yıllarca bu mesleğin bu koşullarıyla onlar mücadele ettiler. Bugün de onlarla beraber, onlardan aldığımız deneyimin ışığında gençlerle yeni bir şey yapmak istiyoruz. Genç gazetecilerle bu derneği yönetmek istiyoruz. Peki bu cesareti nerden alıyoruz? Biz bu cesareti tam olarak Çağdaş Gazeteciler Derneği’ni kuran en yaşlısı 26 yaşında olan gazetecilerden alıyoruz. Bugün elimizdeki liste de böyle bir listedir.”

Aran ayrıca, içinde yer aldığı listeyle ilgili olumsuz ifadelerin kullanıldığı ve “Onlar zaten üniversiteden arkadaşlar” denildiğini belirterek, “Evet benim listemdeki çoğu kişi benim üniversiteden arkadaşım ve sıra arkadaşlarımın bugün mücadele arkadaşlarım olması bana en fazla gurur verir” dedi.

Yoldaş: “Gazetecilik kamusu oluşturmak için çalışmalı”

Demet Aran’la aynı listede yönetim kurulu üyeliği için aday olan Cemgazi Yoldaş da konuşmasında asıl yapılması gerekenin gazetecilik tartışması olduğunu vurguladı. Yoldaş, şunları kaydetti:

“Gazetecilik mücadelesi için uluslararası ve ulusal gazetelerin, yerel basının, internet medyasının emekçileri, serbest çalışan gazeteciler, meslek dışına itilen meslektaşlarımız ve tüm basın çalışanlarının yan yana gelmesinden başka çare görülmemektedir. Üzerimizde hissettiğimiz sorumluluk gazetecileri bir araya getirme, birbirleriyle ilişkilendirme, alanın bilgisini çoğaltma sorumluluğunun örgütlü bir şekilde kolaylaştırılmasıdır. Kişisel ilişkilerin darlığında kısıtlanmış ve anlaşılmaz hale gelmiş mesleki sorunları gazetecilik kavramına, kamusuna eriştirmektir. Kişisel gibi görünen mesleki sorunları genelleştirerek tartışan gazetecilik kamusunu oluşturmak için çalışmaktır ve oluşturmak istenen gazetecilik kamusunu olabildiğince herkese açmaktır.”

Erdoğan: “Gençlerden korkmuyoruz, sesimizi duyuracaklar”

Ali Erdoğan da bu aşamada ikinci kez söz aldı ve “Arkadaşlar ben ÇGD’nin yönetim kuruluna seçildiğim zaman yirmi dokuz, otuz yaşındaydım. Şimdi biz gençlerden korkmuyoruz. Bizim gençliğimiz var, umutluyuz. Yarınlar çok güzel olacak. Gerçek gazeteciler sahnede yer alacak ve sesimizi duyuracaklar. Hepinize başarılar diliyorum” diye konuştu.

Kor: “Listemde birbirinden değerli, güzel insanlar var”

Diğer listenin başkan adayı Cem Kor da “Burada tanıdığım insanlar var, yeni tanıştığım arkadaşlar da var. Bizi buraya kimse tebelleş etmedi. Biz geldik, buraya üye olduk. Her doğal üye gibi de aday olma hakkımız var. Yönetim kurulu listem de gayet birbirinden değerli güzel insanlar. Yönetime talibiz. Bu kadar. Yani derneğin nasıl üyelerine ihtiyacı varsa üyelerin de derneğine o kadar ihtiyacı var. Oylarınıza talibiz” diyerek genel kurula bir kez daha seslendi.

Çiçek: “Başkan adayı Kor, Çağdaş’ın ilkelerini yok sayan bir kişi”

Aran’ın listesinde Denetleme Kurulu Yedek Üyesi olan Dilan Çiçek de ÇGD’nin ilkeleri ve kuruluş bildirgesinde geçen kimi değerlendirmelere değindi. Gazeteciler arası meslektaşlık ve dayanışma ilişkilerinin geliştirilmesi amacını ifade eden bu değerlendirmeleri aktaran Çiçek, Cem Kor’un 2017’de işvereni olduğun, iki aylık çalışması karşılığında ücretini tam alamadığını ve sigortasız çalıştırıldığını söyleyerek “Çağdaş’ın Ankara Şubesinde başkan adayı olan kişi Çağdaş ilkelerini açıkça yok sayan ve emek sömürüsünün ortağı bir kişidir. Bu durum benim için de basit tabirle utanç kaynağıdır. Çağdaş’ın değerli üyelerinin bu utanca karşı geleceğine inancım tam” diye konuştu. Kor’un bu iddiaya bir yanıt vermediği görüldü.

Oylamada üç kat fark çıktı, salondan alkışlar yükseldi

Konuşmaların ardından oylamaya geçildi. Yapılan oylama sonucu Demet Aran başkanlığında hazırlanan liste 32, Cem Kor başkanlığında hazırlanan liste 11 oy aldı. Sonuç salonda coşkulu alkışlarla karşılandı.

 

ÇGD 16’ncı Olağan Genel Kuruluna sunulan iki aday listesi şu şekilde:

Demet Aran başkanlığında hazırlanan liste:

Yönetim Kurulu:

• Demet Aran
• Cemgazi Yoldaş
• M. Mert Bildircin
• Cansu Timur
• Efekan Akyüz

Denetleme Kurulu

• Cengiz Aksekili
• Hakan Soner Şener
• Sadık Canyurt

Onur Kurulu

• Ayşe Sayın
• Alican Uludağ
• Ceren Bayar

Yönetim Kurulu (Yedek)

• Esra Tokat
• Salih Kaplan
• İlknur Yağumli
• Emel Vural
• Melis Ciddioğlu

Denetleme Kurulu (Yedek)

• Dilan Çiçek
• Seyfettin Ersöz
• Berkay Varol

Onur Kurulu (Yedek)

• Sibel Hürtaş
• Çınar Livane Özer
• Senem Büyüktanır

 

Cem Kor başkanlığında hazırlanan liste:

Yönetim Kurulu

• Cem Kor
• Deniz Bozdemir
• Ali Obuz
• Selahattin Oğuz
• Melis Ciddioğlu

Denetleme Kurulu

• Namık Durukan
• Fazıl Duran
• Betül Kotan

Onur Kurulu

• Kelime Ata
• Ali Tarık Hatipoğlu
• Hüseyin Bekar

Yönetim Kurulu (Yedek)

• Cemal Gökçamlı
• Başak Kaya
• Bülent Güler
• Mustafa Turan

Denetleme Kurulu (Yedek)

• Rukiye Akyıldırım (Kıvanç El’in yerine)
• Özlem Zorcan
• Göksel Yıldırım

Onur Kurulu (Yedek)

• Cengiz Aldemir
• İrfan Başçuhadar
• Yurdagül Şimşek