Cebeci saldırısı Rektörlük önünde protesto edildi

Eğitim-Sen üyeleri, Ankara Üniversitesi öğretim elemanları ve öğrenciler, Cebeci Kampüsüne dün yapılan polis saldırısı nedeniyle Rektörlük Binası önünde bir basın açıklaması yaptı ve Rektör Prof. Dr. Erkan İbiş’le görüşmek istedi. Aynı saatlerde Senato toplantısında olan Prof. Dr. İbiş, topluluğun görüşme talebine olumlu yanıt vermedi, Rektör yardımcılarına yönlendirdi.

Topluluk, rektörlük binası önünde bekliyor. (Fotoğraf: Büşra Akkılıç)

Eğitim-Sen’in çağrısı üzerine Ankara’daki diğer üniversitelerden de gelen sendika üyeleri, Cebeci kampüsünde çalışan öğretim elemanları ve öğrenciler, 15.00’da Rektörlük Binası önünde toplandı. Topluluk, 15.10’da Rektör Prof. Dr. İbiş’e “toplu olarak görüşme” talebini iletti. Rektör İbiş’in, aynı saatlerdeki Senato toplantısı nedeniyle görüşemeyeceğini, Rektör yardımcısı hocaların görüşmeye gelebileceğini iletmesinin ardından topluluk bekleyişe geçti ve zaman zaman ıslık, slogan ve alkışlarla protestosuna devam etti.

Alev Özkazanç, Eğitim-Sen ve AÜ Cebeci Kampüsü adına basın açıklaması yaparken. (Fotoğraf: Alp Eren Kaya)

Burada yapılan basın açıklamasını, Siyasal Bilgiler Fakültesi (SBF) Öğretim Üyesi Prof. Dr. Alev Özkazanç okudu. Prof. Dr. Özkazanç, Cebeci Kampüsüne dünkü polis saldırısına değindi ve “Arkadaşlarımız, akademisyen olduklarını belirttiklerine rağmen polis şiddetinden kaçamamış, polislerin tehditlerine de maruz kalmışlardır” dedi. Özkazanç, polisin kampüste, fakülte binalarının içine kadar girerek akademisyen ve öğrencileri gözaltına almasına dayanak olan belgeyi de hatırlattı.

Basın açıklamasından sonra topluluk, “iyi niyet göstergesi olarak” yarım saatlik bekleme kararı aldı.

Yrd. Doç. Dr Altıparmak: “Belgenin ‘müdahale izni’ olmadığı söylendi”

Kerem Altıparmak, rektör yardımcılarıyla yapılan toplantının adından.
(Fotoğraf: Murat Erişmiş)

Bir süre sonra AÜ SBF Öğretim Üyeleri Prof. Dr. Melek Fırat, Prof. Dr. Zeliha Etöz ve Yrd. Doç. Dr. Kerem Altıparmak, Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Kasım Karakütük ve Prof. Dr. Sibel Ayşın Özkan’la görüştü. Görüşmeyle ilgili topluluğa bilgi veren Yrd. Doç. Dr. Altıparmak, söz konusu belge için, “eski rektörlerin de benzer şekilde yazıları olduğu, bu belgenin polise müdahale izni vermeyen rutin bir belge olduğu, müdahale izni için daha başka yazılı belgeler gerektiği, polisin kendi kararıyla inisiyatif aldığı” şeklinde bir açıklama yapıldığını anlattı. Altıparmak, Rektör’ün öğretim  üyelerini  muhatap almadığını ve bunun çok ciddi bir sorun olduğunu söyledi.

Prof. Dr. Etöz de, polis müdahalesi olmaması için ve ardından gözaltına alınanlarla ilgili olarak Rektörlük nezdinde yoğun girişimlerin olduğunun söylendiğini belirtti. Bunun üzerine topluluktan tepkiler geldi.

Eylem, 13 Ekim Pazartesi günü, Cebeci Kampüsünde toplantı kararı alınmasıyla son buldu.

Basın açıklamasının tam metni:

BASINA VE KAMUOYUNA

Çevik kuvvet polisleri, 9 Ekim 204 tarihinde Ankara Üniversitesi Cebeci Kampüsü’nde Fakülte binalarının dahi içine girerek akademisyen ve öğrencilerimizi darp etmiş ve göz altına almışlardır. Polis, kampüse girişi sırasında demokratik hak ve özgürlüklere ilişkin eylemlerde tavır alan, müdahale eden akademisyenlere sözlü ve fiziksel tacizde bulunmuştur. Arkadaşlarımız, akademisyen olduklarını belirtmelerine rağmen polis şiddetinden kaçamamış, polislerin tehditlerine de maruz kalmışlardır. Bildiğimiz kadarıyla polisin, kampüs içerisine girerek öğretim elemanlarını yaka paça gözaltına aldığı böyle bir olay bugüne kadar yaşanmamıştır.

Gözaltı sürecinde avukatlar aracılığıyla elde ettiğimiz 9 Ekim 2014 tarihli yazıya göre polisin kampüse girişine A.Ü. Rektörü Erkan İbiş’in izin verdiğini öğrenmiş buluuyoruz.

Bu yaşanan olay karşısında Ankara Üniversitesi Rektörü Erkan İbiş’in aşağıdaki soruları yanıtlamasını istiyoruz:

1)      Böyle bir izne neden gerek görülmüştür? Bu izin verilmeden önce kampüs yönetimi ve çalışanlarının bilgisine başvurulmuş mudur? Rektör, polis üniversiteye girdiğinde üniversitenin daha güvenli bir yer haline geldiğini mi düşünmektedir? Kampüsteki çalışanların ve öğrencilerin can güvenliğini tehlikeye attığının farkında mıdır?

2)      Rektör, bir süredir genel olarak Cebeci Kampüsü ve özelde Siyasal Bilgiler Fakültesi’ni hedef  gösteren açıklamalarıyla can güvenliğimizi tehdit ettiğinin farkında mıdır?

3)      10 Ekim Cuma günü Cebeci kampüsünde eğitim ve öğretime neden ara verilmiştir. Bu durum öğrencilerin eğitim hakkının engellenmesi anlamına gelmez mi?

Üniversiteyi üniversite yapan akademik özerklik ve bilimsel özgürlüklerdir. Seçilmiş bir rektör olan Erkan İbiş, bu ilkeleri garanti altına almak zorunda olduğu gibi, bu sorularımıza cevap vermekle de yükümlüdür.

Bu sorularımıza yanıt almak üzere Eğitim Sen ve Ankara Üniversitesi Cebeci Kampüsü çalışanları olarak Rektörlük önünde bulunuyoruz.

Eğitim Sen ve Ankara Üniversitesi Cebeci Kampüsü Çalışanları