Cooper: “Demokrasiden bahsediyorsanız tüm basına açık olmalısınız”
ABD’li gazeteci ve akademisyen Ann Cooper, Türkiye ve Dünya’daki basın özgürlüğünü değerlendirdi. Başbakan Erdoğan tarafından Demokratikleşme Paketi’nin açıklandığı basın toplantısına çağırılmayan gazetecilerle ilgili, “Demokrasiden, seçilmiş bir liderden bahsediyorsak, kendinizi konuşma yaparken basının her kesimine açabilmelisiniz” dedi.
ABD’li gazeteci ve akademisyen Ann Cooper, Türkiye ve Dünya’daki basın özgürlüğünü değerlendirdi. Başbakan Erdoğan tarafından Demokratikleşme Paketi’nin açıklandığı basın toplantısına çağırılmayan gazetecilerle ilgili, “Demokrasiden, seçilmiş bir liderden bahsediyorsak, kendinizi konuşma yaparken basının her kesimine açabilmelisiniz” dedi.
ABD Büyükelçiliği’nin davetlisi olarak bir dizi etkinliğe katılmak üzere Türkiye’de bulunan gazeteci ve Columbia Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Ann Cooper, Ankara Üniversitesi’nde (A.Ü) “İnternet ve Sosyal Medyanın Gazetecilik ve Politik Durum Üzerindeki Rolü” konulu bir konferans verdi.
A.Ü. Avrupa Toplulukları Araştırma ve Uygulama Merkezi’ndeki (ATAUM) konferansta, basın özgürlüğü, dijital medya ve geleneksel medyanın geleceği üzerine konuştu.
Türkiye’deki basın özgürlüğü konusuna değinen Cooper, son dönemde yaşanan akreditasyon, sarı basın kartı sorunları ve tutuklu gazetecilerle ilgili değerlendirmelerde de bulundu.
“Toplantıya çağırılmayan gazeteciler cezalandırılıyor”
Cooper, Demokratikleşme Paketi’nin açıklandığı toplantıya bazı gazetecilerin çağırılmamış olmasını “bir çeşit cezalandırma” olarak değerlendirdi. Cooper konuyla ilgili “Demokrasiden, seçilmiş bir liderden bahsediyorsak kendimizi konuşma yaparken basının her kesimine açabilmelisiniz. Her halde başbakan soru da almamış değil mi? Niye davet edip soru almıyorsunuz ya da niye bazılarını davet etmiyorsunuz? Sanki cezalandırmak gibi bir mesaj veriyor insanlara. Yani özgür açık bir basın istiyorsak böyle olmamalı” diye konuştu.
Gazetecilerin bu sorunlarla ilgili neler yapabileceğine ilişkin de, gazeteciler arasında birlik ruhu olmadan bu kısıtlamalara karşı durulamayacağını söyledi.
Cooper, Gezi Direnişi sırasında Eskişehir’de öldürülen üniversite öğrencisi Ali İsmail Korkmaz ile ilgili haber yapan Radikal Gazetesi Muhabiri İsmail Saymaz’ın Eskişehir Valisi tarafından tehdit edilmesine ilişkin bir soru üzerine de şunları söyledi:
“Bununla mücadele etmek tabi ki çok önemli. Olabildiğince yüksek sesle mücadele etmeliyiz. Bir bireyin fiziksel bütünlüğü, bir gazetecinin fiziksel bütünlüğü söz konusu, bundan ziyade tehdidin kendisine bile izin verilmemeli.”
“Penguen yayınlamak oto-sansürdür”
Gezi Direnişi sırasında sosyal medyanın kullanımının önemine de değinen Cooper, Türkiye medyasındaki “penguen” tartışmalarını şöyle değerlendirdi:
“Gezi protestoları esnasında penguen belgeseli yayınlamak, yumuşak ve pasif bir şekilde aslında oto-sansürdür. Medya üzerinde baskı yaratabilirsiniz, insanların olaydan haberdar olmamasını isteyebilirsiniz ama günümüzde kolay değil çünkü sosyal medya var. Mesela Gezi Parkı’nda yaşananları sosyal medya kullanan herkes öğrendi. Ham raporları ve haberleri okudu. Yani, ya devletin baskısıyla ya da oto-sansürle medyayı bu şekilde baskılamak sansürlemek çözüm değil. Artık yurttaşların kendi araçları var ellerinde, başka bilgi kaynaklarına erişebiliyorlar. Bence bu çok büyük bir gelişme. Geleneksel medya buna çok dikkat etmeli. Sosyal medyanın ne anlama geldiğini, sansür ve baskı yerine bunu nasıl kullanabileceklerini iyi anlamaları lazım.”
Geleneksel medyanın geleceğini de değerlendiren Cooper, sosyal medyadan haber almanın yeterli olmadığını kaydetti. Gündeme ilişkin alınacak bilginin sosyal medyayla kısıtlanmaması gerektiğini söyleyen Cooper, bu nedenle geleneksel medyanın bitmeyeceğini düşündüğünü belirtti. Cooper ayrıca, “Geleneksel anlamda gazeteciliğin hala çok büyük yeri ve rolü var” dedi.
Konferansın ardından gazetemiz GÖRÜNÜM’ü inceleyen Cooper, çalışmalarımızla ilgili sorular sordu ve beğenilerini dile getirdi.
ANN COOPER
Columbia Journalism School öğretim üyesi Prof. AnnCooper New York merkezli Gazetecileri Koruma Komitesi’nde (ComitteetoProtectJournalists-CPJ) sekiz yıl (1998-2006) üst düzey yöneticilik yaptı. Amerikalı radyo dinleyicilerinin yakından tanıdığı Cooper, NationalPublicRadio’da yurt dışı yayınlar yaptı. 1987 yılında NPR’nin ilk Moskova büro şefi olarak atanan Cooper Moskova’daki birçok olaya tanıklık etti. Cooper, Güney Afrika’da siyah ve beyazların seçimleri de gazeteci olarak izledi. Cooper, “Gazeteciliğe olan hizmetleri”nedeniyle 1997’de James W. Schwartz Ödülü’ne, 2006’da da alandaki çalışmaları nedeniyle Alumni Merit Ödülü’ne layık görüldü.
Haberi Duyur
Kısa Adres: http://gorunum.tk/2495
Yol: Ana sayfa » Yazılar » Cooper: “Demokrasiden bahsediyorsanız tüm basına açık olmalısınız”
Bir cevap yazın