Prof. Dr. Dursun, “bilim iletişimi”ni anlattı
İLEF Öğretim Üyesi Prof. Dr. Çiler Dursun, “bilim iletişimi”ni ve bilim iletişimi pratiklerini anlattı.
İLEF Öğretim Üyesi, Gazetecilik Bölüm Başkanı Prof. Dr. Çiler Dursun, “Türkiye’de ‘bilim iletişimi’nden söz edilebilir mi?” başlıklı söyleşisinde “bilim iletişimi” ve Türkiye’deki bilim iletişimi pratikleri üzerinde durdu. Prof. Dr. Dursun, dün saat 14.00’te Ahmet Taner Kışlalı Sanatevi’nde başlayan söyleşide bilim iletişimini tanımladı, bilim iletişiminin Türkiye’deki ve dünyadaki gelişimini anlattı.
TÜBİTAK tarafından desteklenen iki projeye imza attığını, bir proje hazırladığını, bir projede de araştırmacı olarak yer aldığını dile getiren Dursun, bilim iletişimine dair projelerinde alanın uzmanlarıyla kapsamlı mülakatlar yaptığını söyledi. Bilim iletişimini tanımlayan Öğretim Üyesi, bilimin popülerleşmesini bilimin kamuya ulaşımının kolaylaştırılmasıyla açıkladı. Dursun, bilimin 18. yüzyıldan itibaren popülerleşmeye başladığını kaydettikten sonra 19. yüzyılda ilk bilim topluluklarının kurulduğunu, dergi ve gazetelerde çeşitli bilim yazılarına yer verildiğini söyledi. Bilimin popülerleşmesinin 20. yüzyılda da hız kesmeden devam ettiğini belirten Dursun, 21. yüzyıla gelindiğinde ise Anglosakson dünyada bilimsel tartışmaların “eğlendirici olmak”tan çok “sıkıcı” addedildiğini söyledi.
Paradigmalar, aktörler-yapılar, tarihsel-toplumsal bağlam anabaşlıklarında sunumunu ilerleten Dursun; bu başlıklar altında kamunun bilimle ilişkisini, bu ilişkideki aktörleri, ilişkinin tarihsel ve toplumsal bağlamını açıkladı.
Kaynaklar artıyor, destekler sabit kalıyor
Türkiye’de yayımlanan popüler bilim dergilerinden bahseden Dursun, ODTÜ’deki “Bilim ve Teknoloji Politikaları” ve Ankara Üniversitesi’ndeki “Bilim ve Toplum Çalışmaları” yüksek lisans programlarını anlattı. İLEF Öğretim Üyesi, TÜBİTAK’ın kaynaklarının arttığını fakat TÜBİTAK destekler sabit kaldığını belirtti.
Türkiye’de insanların depolitizasyon nedeniyle “bilim yurttaşlığı”ndan uzak kaldığını vurgulayan Dursun, insanların “utangaç” ve “çekimser” davrandığını dile getirdi. Konumları dolayısıyla “kendini toplumdan ayıran” biliminsanlarına değinen Dursun, medyanın bir görevinin de “bilimsel ve toplumsal gelişmelerin anlaşılmasını sağlanmak” olduğunu söyledi.
Haberi Duyur
Kısa Adres: http://gorunum.tk/11615
Yol: Ana sayfa » Yazılar » Prof. Dr. Dursun, “bilim iletişimi”ni anlattı
Bir cevap yazın