Raşit Kaya İletişim bilimcilerle bir araya geldi
HÜİF’te düzenlenen, İletişim Bilimciler İletişimi Konuşuyor etkinliği Prof. Dr. Raşit Kaya’nın, “Medyada borazanı kim çalıyor?” sunumu ile devam etti.
İletişim Bilimciler İletişimi Konuşuyor etkinliği Orta Doğu Teknik Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi emekli öğretim üyesi Prof. Dr. Raşit Kaya’nın katılımı ile devam etti. Hacettepe Üniversitesi Beytepe Yerleşkesi Edebiyat Fakültesi binasındaki Dijital Hikaye Anlatımı Atölyesi’nde yapılan etkinlikte Kaya, “Medyada borazanı kim çalıyor?” başlığında konuştu. Beytepe Yerleşkesinde meydana gelen gerginlikler nedeniyle öğretime iki gün ara verilmesinden dolayı planlanan gününde yapılmayan etkinlik, 6 Nisan Perşembe günü 14.00’te başladı.
İletişimde, iktidar ilişkisi de doğar
Konuşmasında iletişimin aktarım etkinliği olduğuna değinen Kaya, iletişim etkinliği ile bilginin, haberin, duygunun aktarıldığını söyledi ve bununla bir etkileşim doğduğuna söyledi. Aktarım söz konusu olduğunda, iletişimin iki kutuplu olduğuna dikkat çeken Kaya, “iletişim aynı zamanda bir sosyal ilişkidir ve her sosyal ilişkide olduğu gibi bir etkileşim, bir paylaşım vardır” dedi. Kaya, bu etkileşim ve paylaşımın tarafları arasında eşitsiz ve dengesiz bir değiş tokuş ilişkisi olduğu zaman, meydana gelen sosyal ilişkide bir iktidar ilişkisinin doğduğunun altını çizdi, iletişimin temelinde etkileme, etkileşmenin söz konusu olduğunu söyledi.
Kim kontrol ediyor, kim ne için kullanıyor?
Prof. Dr. Raşit Kaya, iletişimde bulunmanın insanın en doğal yetilerinden bir olduğunu söyledi ve alıcıyla gönderici arasındaki teknolojinin gelişiminin zamanla iletişim kanalını karmaşık bir yapıya büründürdüğünü ekledi. Teknolojinin bu gelişmesiyle “iletişim”in, “medya ile iletişime” dönüştüğüne değinen Kaya, medyanın gönderici ve alıcının arasına girmesiyle etkileşim sürecinde kendine bir yer edindiğinin altını çizdi. İletişimin değişen formunda aracı, kimin kontrol ettiği, kimin kullandığı, niçin kullandığı gibi sorularının önemli olduğunu belirtti.
“Borazanı kim çalıyor?”
Değişen bu formda birçok yaklaşımın olduğunu belirten Kaya, Liberal bakış açısından ve eleştirel kuramdan bahsetti. Liberal felsefeden kaynaklanan yaklaşımlarda, medyanın topluma ayna tuttuğuna ilişkin hakim düşüncenin varlığına dikkat çeken Raşit Kaya, Liberal yaklaşıma göre medyanın görevinin gerçekliği tekrar sunması olduğundan söz etti. Prof. Dr. Raşit Kaya, Liberal kurama göre medyanın, doğrudan gerçekliğe tanık olmayan sonsuz sayıda insana, gerçekliği ulaştırdığını belirtti. Bunun karşısında eleştirel bir yaklaşım olduğunu söyleyen Kaya, medyadaki gerçekliğin eleştirel yaklaşıma göre çarpıtılmış bir gerçeklik olduğunu belirtti. Raşit Kaya, eleştirel kuramın, sunulan gerçekliği aracı kullananın çıkar ve amaçları doğrultusunda çarpıtılmış gerçeklik olarak algıladığını aktardı.
Kuramsal farklılıklara değinen Kaya, bu farklılıklar karşısında “kime itibar edeceğiz” sorusunu sordu ve “borazanı kim çalıyor sorusunu burada aramamız lazım” dedi.
“Çarpıtılmış bir dünya anlamlandırması yapıyoruz”
Kaya konuşmasına, medyada içerik üretme süreçlerinde, üretilen içeriklerin tercihler süzgecinden geçtiğini belirterek devam etti. Kaya, medya çalışanının yapay gerçeklik inşa ederek içerik üretme sürecinde, kendisinin ötesinde kurumun, şefin, yayın yönetmeni gibi etmenlerinin de etkili olduğunu söyledi. Medyanın topluma ayna tuttuğu varsayılıyorsa, o aynanın perspektifinin birileri tarafından belirlendiğini söyleyen Kaya, kitle iletişimde, araç arasındaki iletişimin doğasının yapay bir gerçeklik olduğunu belirtti. Böyle bir durumda ise bizim anlamlandırma sürecimizin de etkilendiğine değinen Kaya, “o yapay gerçeklik çerçevesi içinde, biz de dış dünyayı bize tanımlandığı biçimiyle anlamlandırılıyorsak, biz de çarpıtılmış bir dünya anlamlandırması yapıyoruz” dedi.
Prof. Dr. Raşit Kaya, medyanın henüz yüz yüze iletişimin yerini almasa da günümüzde iletişim etkinliğinin büyük ve önemli bir kısmında etkili olduğunu anlattı. Kaya, medyanın etkisinin bu kadar fazla olduğu zamanlarda insanların, medyanın “gerçek” olarak nitelediği tanımlardan etkileneceğini söyledi ve bu etkilenme düzeylerinin manipülasyon, basit kanaat pekiştirmesi ve kanaat değiştirilmesi biçiminde de olabileceğini belirtti. Kaya, medyanın böyle bir etkileme işlevi olduğunun altını çizdi.
Kuruluşlarının temel erekliliği tiraj ve reyting
Basın tarihinden örnekler vererek borazanı kimin çaldığını anlatan Kaya, ruhsat uygulaması hakkında “Ruhsat ne demek? Yayın çıkarmak için izin almak demek. Bunun bir adım sonrası o iznin iptal edilebilirliği anlamına gelir. Demek ki yine de her isteyen borazanı çalamıyor” dedi. Kaya daha sonra izin almak ile sansür kurumunun oluştuğunu ve kontrol mekanizmalarının devreye girdiğinin altını çizdi.
Zamanla medya kuruluşlarının temel erekliliğinin tiraj ve reyting olduğuna değinen Kaya, medyada sermaye kurallarının varlık gösterdiğine değindi. Kaya, tiraj ve reytingin öneminin artmasından önce kitle iletişim alanında yer almanın pek de sorun yaratmadığını belirtti. Ancak 20. yüzyılın başında, medya kuruluşu kurmak için gerekli bir altyapı kurulması ve bunun için de kuruluş sermayesinin gerektiğini belirten Kaya, daha ilerisinde ise işletmeyi sürdürebilmek için işletme sermayesinin gerekli olduğunu söyledi. Bu gelişmelerle, eskiden marjinal de olsa düşüncesini belirten görüşlerin yayın kuruluşu kurabildiğini, 20. yüzyılın başında böyle bir şeyin mümkün olmadığını söyledi ve böylelikle siyasi parti basınının da yok oluşunun eş tarihlere denk düştüğüne işaret etti.
Raşit Kaya, medya kuruluşlarının, sermayesinin kendini yeniden üretebilmesi için gerekli tiraj ve reyting uğruna her tür marjinaliteyi elimine ederek en geniş ortak paydada sesleneceklerini belirtti.
“Medyanın ne yaptığı, borazanı kimin öttürdüğü bizim sorunumuz” diyen Kaya, önce kimin yaptığını bilmek gerektiğini ve acaba ne yapabiliriz sorusunun sorulması gerektiğini söyledi.
Haberi Duyur
Kısa Adres: http://gorunum.tk/10770
Yol: Ana sayfa » Yazılar » Raşit Kaya İletişim bilimcilerle bir araya geldi
Bir cevap yazın