Uğur Mumcu anılıyor: Araştırmacı Gazetecilik ve Basın Özgürlüğü Paneli

Fotoğraf: Cemgazi Yoldaş

Uğur Mumcu Araştırmacı Gazetecilik Vakfı (um:ag) tarafından 23.’sü bu yıl düzenlenen Adalet ve Demokrasi Haftası’nın ikinci gününde araştırmacı gazetecilik ve basın özgürlüğü masaya yatırıldı. Çağdaş Sanatlar Merkezi’nde (ÇSM) düzenlenen açık oturum 13.00’de başladı. Moderatörlüğünü Atilla Candır’ın yaptığı oturuma Cumhuriyet Gazetesi köşe yazarı Işık Kansu, Hürriyet Gazetesi Ankara Temsilcisi Deniz Zeyrek ve Sosyal Demokrat Avukatlar Derneği Başkanı Av. Kemal Akkurt konuşmacı olarak katıldı. Sosyal Demokrasi Derneği’nin düzenlediği oturumun ilk konuşmasını Av. Kemal Akkurt yaptı.

Fotoğraf: Cemgazi Yoldaş

Akkurt: “ Dündar ve Gül davasında Türkiye, AİHM’e mahkûm olacak”

Basın ve düşünce özgürlüğünü hukuki açıdan ele alan Av. Akkurt, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın pratiğinde uygulanmadığını belirtti. Türkiye’nin Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi tarafından bir çok defa mahkum edildiğine değinen Akkurt, Can Dündar ve Erdem Gül’ün tutuklanmasına ilişkin şunları söyledi: “Yaptıkları bir haberin, ki bu haberde herkesin bildiği bir olay görsel malzemeyle yayımlamış, devlet sırrı olması onların tutuklama gerekçesi oldu maalesef. Önümüzdeki günlerde Can Dündar ve Erdem Gül davası nedeniyle Türkiye’nin Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinde mahkum olacağını söylemek için müneccim olmaya gerek yok.”

Fotoğraf: Cemgazi Yoldaş

Kansu: “20 yaşımdan beri sayısız tabut kaldırdım”

Akkurt’un ardından söz alan gazeteci, yazar Işık Kansu, Uğur Mumcu’nun Rabıta isimli kitabında yazılanlar ile günümüz Türkiye’si arasındaki benzerliklere değindi.  Suudi kökenli şeriatçı Rabıta örgütüyle Milli Türk Talebe Birliği’nin ilişkilerine değinen Kansu, “Milli Türk Talebe Birliği’nin üyeleri şuanda Türkiye’yi yönetiyor” ifadelerini kullandı. Kansu, 20 yaşından beri sayısız tabut kaldırdığını söyledi ve “Birileri parça parça ediliyor, diğerlerine yürü ya kulum diyorlar” diye konuştu.

Fotoğraf: Cemgazi Yoldaş

Zeyrek: “Kaşıkla verilmiş özgürlükler kepçeyle geri alınıyor”

Gazeteciliğe başladığı yıllarda Uğur Mumcu’nun ölümüyle sarsıldığını aktaran Deniz Zeyrek, Mumcu’yu araştırmacı gazetecilik alanında rol model olarak gördüklerini söyledi. Basın özgürlüğü haklarına değinen Zeyrek, “Bizim mevzuatımızda kaşıkla verilmiş özgürlüklerin kepçeyle geri alındığı bir gerçektir” dedi. Zeyrek, gazetecilerin yaşam hakkı, mülkiyet hakkı, özgürlük ve güvenlik haklarının tehdit altında olduğunu söyledi. Zeyrek sözlerini şöyle noktaladı: “Baskı altında olabiliriz, bedel ödüyoruz, basın özgürlüğü yok deyip kestirip atmak yanlış olur. Hala bu ülkede basın ve düşünce özgürlüğünü savunan ve mücadele eden gazeteciler var.”