Aytekin Çakmakçı İLEF’e geldi

Ankara Üniversitesi İletişim Fakültesinin (İLEF) kuruluşunun 50. yıl etkinlikleri kapsamında, Film Atölyesi’nin düzenlediği Aytekin Çakmakçı söyleşisi, dün Ahmet Taner Kışlalı Sanatevinde yapıldı. Branşında Altın Portakal, Altın Koza ve Altın Kelebek gibi ödüllere sahip Çakmakçı, kamera arkasındaki deneyimleri hakkında şöyle konuştu: “Bildiğim bir işi yapıyorum. Nerdeyse 40’tan fazla atölye çalışmasına katıldım ve 51 yıldır profesyonel olarak sinema sektöründe çalışıyorum”.

İrfan Tözüm, Şerif Gören, Yavuz Turgul, Ertem Eğilmez gibi yönetmenlerle çalışan Çakmakçı, Türkiye’deki “2–3 iletişim fakültesi dışında hiçbir iletişim fakültesinde yeteri kadar pratik yapılmadığını” ileri sürdü. Usta görüntü yönetmeni, sinema sektörünün çok büyük uğraş istediğini kaydederek, öğrencilerin pratik konusunda hocalarını zorlamalarını ve kısa film çekme konusunda sürekli pratik yapmalarını önerdi.

Fotoğraf: Vural Erişmiş

“İletişim fakülteleri gücünü korumalı”

İşsiz iletişim fakültesi mezunu sayısının çokluğuna dikkat çeken Çakmakçı, iletişim fakültesi öğrencilerinin kendilerini “çok iyi yetiştirmeleri”nin ve ilerlemek istedikleri konuları “hamur gibi yoğurmaları”nın gerektiğini dile getirdi. Çakmakçı sözlerine şöyle devam etti: “İletişim fakülteleri sahip olduğu güç ve bilinçaltına yerleştirdiği etki ile kendi gücünü ve varlığını korumalı. İletişim ile sinema okulları birbiriyle iç içe olup, bireyin kendisini en iyi ifade ettiği yerdir”.

Fotoğraf: Vural Erişmiş

“Çalışma anında asla ve asla ağlamayın”

Sinema sektöründe yer edinmenin “çok zor” olduğunu dile getiren Çakmakçı, sinemanın “komandovari bir çalışma” istediğini, oyuncunun “duygusal olarak güçlü olması” gerektiğini ve “zayıf olanın sinemada yer alamayacağını” söyledi. Çakmakçı, ayrıca, sinemada yaşamanın “buz üstünde dans etmeye benzediği”, “sinemada var olmanın buz üstünde iyi dans etmekten geçtiği” üzerinde durdu.

Söyleşi, Çakmakçı’nın öğrencilerin sorularını cevaplandırması ile son buldu.