6 Kasım 2024, Çarşamba - 22:48

  • google plus
  • twitter
  • facebook
  • rss

Koronavirüs’te bir yılan hikayesi: Maske

Tarih: 19 Ağustos 2020

|

Kategori:

|

Yazdır

|

Okunma: 93

Covid-19 salgınıyla mücadelede önemli bir rolü olan maskelerin satışı önce yasaklandı, sonra yeniden serbest bırakıldı. Pandemi sürecinde maske dağıtım politikası 5 kez değiştirildi.

Türkiye’de yurttaşlar, Koronavirüs’ten korunmada önemli bir rolü olan maskeye erişmekte güçlük çekiyor. Covid-19 salgınının yayılmaya başlamasıyla maske edinme konusunda çeşitli zorluklar yaşanırken, maske dağıtım politikasını sürekli değiştirmesi sebebiyle hükümet eleştirilere maruz kaldı.
Covid-19 salgınında normalleşme adımları başlarken maske dağıtımı konusunda normalleşme sürecinin başladığı Haziran ayına kadar 5 kez yöntem değiştirildi. Ancak aradan geçen aylar boyunca maske dağıtımı konusunda sorunlar uzun süre devam etti.
İlk önce satışı yasaklanan, dağıtım şekli 3 kez değiştirilen ve son olarak satışı tavan fiyat belirlenerek yeniden serbest bırakılan maskeler konusunda eczaneler durumdan en çok etkilenen taraflardan biri haline geldi. Bu sürece İzmir’de tanıklık eden Eczacı Lale Ö., maske dağıtımına dair yaşadıklarını ve görüşlerini GÖRÜNÜM’le paylaştı.

“Maske yok dediğimizde kızıp bağıranlar oldu”

Satış yasağı öncesinde maske temininde ve satışında büyük problem yaşadıklarını söyleyen Lale Ö., maske satışı yapan depolardan çok fahiş fiyatlara maske aldıklarını belirtti. Daha önce 15-20 kuruşa aldıkları maskelerin birim fiyatının 7 lirayı bulduğunu ifade eden Lale Ö., maske fiyatlarını görenlerin çok büyük tepki gösterdiklerini dile getirdi. Lale Ö., yurttaşların maske fiyatlarına isyan etmesinin ardından depodan satın aldıkları maskenin faturasını işyeri camına yapıştıran meslektaşlarının olduğuna değindi. Maske satışının henüz yasaklanmadığı dönemde ellerinde maske kalmadığını ifade eden Lale Ö., müşterilerin duruma tepki gösterdiklerini belirterek, “Maske yok dediğimizde kızıp bağıranlar oldu. Ancak burada en büyük sıkıntıyı yaşayan grup eczacılardı” dedi. Lale Ö., “Maske fiyatları yüzünden çok şiddetli kavgalar yaşandı” diyerek hükümetin maskelerde tavan fiyat uygulanmasının olumlu sonuçlar verdiğini vurguladı. Hükümetin ücretsiz maskeleri kendilerine ulaştırmakta güçlük çekmediğini belirten Lale Ö., belirlenen depolardan maske tedariki yapabildiklerini söyledi.

“Maske satışını halkın sıklıkla kullandığı alanlarda yapmak daha avantajlı”

Maskelerin eczane dışında da satışının yapılmasının doğru olduğunu söyleyen Lale Ö. bu durumun tüketiciye yaradığını ifade ederek şöyle konuştu:
“Maske satışını halkın sıklıkla kullandığı alanlarda yapmak daha avantajlı. Örneğin marketlerin girişinde maske satışı yapılarak vatandaş rahat alışveriş yapabilmeli. Eczane dışında maske satışı olması maske niteliğinde herhangi bir değişikliğe sebep olmuyor.”

Maske satışı zorunlu hale geldi birkaç gün sonra satışı yasaklandı

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’nın 10 Mart’ta gece yarısı yaptığı açıklamayla Türkiye’de ilk Covid-19 tanısı konulduğunu duyurmasının ardından maskeye duyulan talep arttı. Salgın karşısında maske fiyatlarında fahiş artışlar yaşanırken 3 Nisan’da market, işyeri gibi kalabalık ortamlarda maske takılması zorunlu hale getirildi. Devlet 5 Nisan’da ücretsiz maske dağıtımına ilişkin ilk adımı attı. Yurttaşlara para ödemeden PTT aracılığıyla maske alabilecekleri söylenirken, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın 6 Nisan’da yaptığı açıklamayla maske satışının yasaklandığı ve maskelerin devlet tarafından dağıtılacağı duyruldu. Maskelerin halka ulaştırılması için kodlu sisteme geçilirken, bakanlığın telefonlara göndereceği kısa mesaj (SMS) kodu ile maske alınabileceği açıklandı.

Kodlar ulaşmadı, satış serbest bırakıldı

Ancak bazı yurttaşlara maske alabilmeleri için gereken kod gönderilmezken, koda sahip olanlar ise bazı eczanelerde ücretsiz maskenin bitmesi sebebiyle maske alamadı. Kamu kurumu çalışanları ile bir iş yerinde SGK’lı çalışanların 2 Mayıs itibariyle eczaneden ücretsiz maske alamayacağı, maskelerini çalıştıkları kurum ve iş yerlerinden temin edecekleri duyruldu. Bu düzenlemeden iki gün sonra ücretsiz maske dağıtımı için kod başvurusunun, Sağlık Bakanlığı tarafından hizmete sunulan “Hayat Eve Sığar” isimli uygulama üzerinden yapılabileceği açıklandı.
Bakan Fahrettin Koca’nın 7 Mayıs’ta yaptığı basın toplantısıyla ise maske satışı tekrar serbest bırakıldı. Böylece Covid-19 salgını sürecinde maske dağıtım politikası 5 kez değiştirilmiş oldu.

Tavan fiyat geldi, toptan satış başladı

Halkın maskeye erişimde yaşadığı sorunlar devam ederken hükümet maskeleri tekrar ücretli hale getirerek 1 TL’lik tavan fiyat belirledi. Tavan fiyatlı satışların başlamasıyla, bu kez, bazı eczaneler maskeleri tane yerine çoklu paketler halinde satmaya başladı. Ancak bazı vatandaşlar maskelerin tekli satılmamasından şikâyetçi oldu. Maske satan yerlerin bir kısmının maskeleri 50’li paketler halinde satması yurttaşın bütçesini zorladı. Covid-19 krizi nedeniyle maddi sıkıntıya düşen yurttaşlar, tek seferde paketler halinde maske satın alamamaları sebebiyle virüse karşı savunmasız kaldı.

Yıkanabilir maskeye ilgi var

Salgın sürecinde tüm yurttaşların maskeye eşit şekilde erişimi sağlanamazken bazılarının da tek kullanımlık maske yerine yıkanabilir maske kullanımına yöneldiği görüldü. Tek kullanımlık maskelerin 50’li paketler halinde satılması nedeniyle almakta zorlanan yurttaşlar, kullandıkları maskeleri yıkayıp tekrar kullanmaya yöneldi. Sosyal medya üzerinden ve bazı e-ticaret sitelerinden yıkanabilir maskeler satılmaya başlansa da bu maskeler doğru kullanılmadığında insanları virüse karşı savunmasız bırakabiliyor.

Haberi Duyur

Kısa Adres: http://gorunum.tk/28780
Yol: Ana sayfa » Yazılar » Koronavirüs’te bir yılan hikayesi: Maske

Yorumla

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Eskişehirli kadın çiftçiler, Dünya Kadın Çiftçiler Günü’nde Ankara’daydı

Eskişehirli kadın çiftçiler, Dünya Kadın Çiftçiler Günü’nü Ankara’da çeşitli etkinliklerle kutladı. Anıtkabir’i ve Ankara Büyükşehir Belediyesi’nin Başkent Kalkınma Projesi’ni ziyaret eden çiftçiler, Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi’nde yapılan forumda kürsüden seslendi: “Çiftçi doğduk, çiftçi öleceğiz.”

Kapat