İLEF’in ünlü harfleri: Ali Öz
İLEF‘in kuruluşundan günümüze kadar verdiği mezunlarına öğrettiği İLEF dilinde ünlü bir harf olmayı başaran isimlerden olan Ali Öz’ün hikâyesi.
İLEF’in kuruluşundan bugüne kadar verdiği mezunlarına öğrettiği İLEF dilinde ünlü bir harf olmayı başaran isimler, şu an Türkiye’nin önemli medya ve basın kuruluşlarında bu lisan sayesinde yer almış ve bugün Türkiye’nin tanıdığı ünlü simalardan olmuştur. Kim mi bunlar? Can Dündar, Reha Muhtar, Kerem Öncel, Cüneyt Özdemir, Mirgün Cabas… İşte Ali Öz de bu lisanı konuşabilen ve bu ailenin ünlü harflerinden biri olmayı başarmış ayrıcalıklı biri.
Fotoğrafın Öz’ü
Ali Öz’ün ilk tercihi Basın Yayın Yüksekokulu idi. Burayı kazandıktan sonra, okulun sunduğu olanaklardan yararlanarak bir İLEF’li olarak medyada kendisine yer edindi. 78 olaylarının politik bilincini okulun nitelikli eğitimiyle birleştirdikten sonra hayatı anlama ve algılama biçiminin olumlu yönde değiştiğini düşünen Öz, başka bir üniversiteden mezun olsaydı bugün buralarda olur muydu kendisi de bilemiyor fakat İLEF’in özelliklerini ve hocalarına karşı olan olumlu bakış açısını, özellikle bugün daha iyi anlayabildiğini söylüyor.
Öz’ün Basın Yayın’da okurken öğrendiği ve yaşantısında test ettiği fotoğrafla ilgili değişmez kuralları var. Öz’e göre, fotoğraf yalın olmalı, herkes tarafından anlaşılabilmeli, mesaj içermeli, düşündürmeli, gülümsetmeli, fotoğrafın bir esprisi olmalı.
Başarılarla dolu bir kariyer
Henüz öğrenciyken İLEF’in ilk iki sergisini açan Ali Öz, günün koşullarında çok beğenilen ve basında geniş yer bulan bu sergi sonrasında, okuldan hocalarının da yer aldığı ve katılmasını istedikleri Nokta dergisinde fotoğrafçılık kariyerine başladı. Şu anda serbest foto muhabirliği yapan ve sürekli basın kartı sahibi olan Öz, Ayrıca Türkiye’de ve yurtdışında açtığı pek çok sergi sonrası, fotoğraflarıyla sayısız ödül aldı.
“Kendi okulum benden yararlanmıyor”
Özellikle son iki yılda yurtiçinde ve yurtdışında açtığı 16 sergiyle dikkatleri iyice üzerine çeken Öz, böyle bir misyona sahipken Türkiye’nin birçok okulunun kendisinden faydalandığını ancak mezun olduğu okulun kendisinden yararlanma gereği duymadığını, bunun kendisini çok üzdüğünü belirtti. Bu durumu, özellikle Ankara Üniversitesi İLEF Radyo Televizyon ve Sinema Bölümü Fotoğrafçılık ve Grafik Anabilim dalı Öğretim Görevlisi Atila Cangır’a samimi ama sitem dolu selamıyla itiraf etti.
“İnsanlar beni fotoğraflarımın sessiz çığlığıyla tanır”
Hep muhalif bir kişi olan aynı zamanda iyinin ve doğrunun tarafında yer alan Öz, ilk günkü heyecanını içinde taşıdığını ve bunun, fotoğrafın hayatının bir parçası olmasından kaynaklandığını belirtti. Öz konuşmasını şöyle sürdürdü: “Zaten fotoğraflarımı herkes görsün diye çekiyorum, kendim için çekmiyorum. Fotoğraflarım, toplumun yansıması. Bu nedenle emeğimi herkesle paylaşıyorum. Fotoğraflarımın üstünde asla oynamıyorum. Bu sahtecilik olur. Fotoğraf, çekildiği andaki gibi sergilenmeli. Doğallık böyle elde edilir. İnsanlara sözlerimle değil fotoğraflarımla sesleniyorum. Bu yüzden insanlar beni fotoğraflarımın sessiz çığlığıyla tanır.”
“Yaptığınız işi sevin, inanın ve çok çalışın”
Fotoğraf muhabirlerinin gazeteciliğin zencileri olarak görüldüğünü, hep horlanıp dışlandığını söyleyen Öz, kendisini bu mesleğin namusu olarak görüyor. Her köyün olduğu gibi fotoğraf muhabirliğinin de delisinin kendisi olduğunu düşünen Öz, 30 yıllık ustalığına dayanarak İLEF’li bir hemşerimiz olarak genç iletişimci adaylarına, “Yaptığınız işi sevin, inanın ve çok çalışın” diyerek konuşmasını bitirdi.
Ali Öz kimdir?
1953 Silifke doğumlu Ali Öz, 1974 yılında girdiği Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Basın Yayın Yüksek Okulu Radyo Televizyon Bölümü’nden 1981 yılında mezun oldu. Fotoğraf çekmeye 1979 senesinde edindiği amatör makineyle başlayan Ali Öz, foto muhabiri olarak bugün Türkiye’nin tanınmış yüzlerinden birisi.
Haberi Duyur
Kısa Adres: http://gorunum.tk/2011
Yol: Ana sayfa » Yazılar » İLEF’in ünlü harfleri: Ali Öz
Bir cevap yazın