Prof. Dr. Bek, Boston deneyimlerini İLEF’lilerle paylaştı

Fotoğraf: Ekin Helin Şahiner

Bir buçuk yıldır Fullbright ve TÜBİTAK desteğiyle Massachusetts Institute of Technology (MIT) Comperative Media Studies bölümünde çalışmalarını sürdüren Ankara Üniversitesi İletişim Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mine Gencel Bek, “Geleceğin Üniversitesi mi? MIT, Açılımlar ve Olanaklar” adlı sunuş ve bilgilendirme toplantısı yaptı.

İLEF Akademik Kurul Toplantı Salonunda düzenlenen etkinlikte Prof. Dr. Bek, Boston’daki deneyimlerinin fotoğrafları eşliğinde, yaptığı ve yapmayı planladığı çalışmalarını anlattı. Burs ve benzeri olanaklar konusunda da bilgi veren Bek, çoğunluğu akademisyenlerden oluşan katılımcılara, YÖK’ün öğretim üyelerine araştırma yapmaları amacıyla verdiği Sabbatical desteğinden yararlanmalarını önerdi.

Prof. Dr. Bek, Fullbright bursundan da bahsederek, Fullbright sayesinde Boston’da kendini hiç yalnız hissetmediğini; hafta sonu etkinlikleri, geziler, ailece çay partileri gibi birçok faaliyet yapıldığını söyledi. Fullbright’in akademik açıdan da yararlı olduğunu kaydeden İLEF Öğretim Üyesi, Amerikalı işadamları ve sivil toplum kuruluşu temsilcilerine yaptığı sunuşların çok verimli geçtiğini aktardı.

Prof. Dr. Bek: “Topluma kapalı üniversite olamaz”

Yaptığı çalışmaların disiplinlerarası bir etkileşim içinde gerçekleştiğini kaydeden Prof. Dr. Bek, eğitim sistemimize eleştirel bir gözle bakmamız gerektiğine ve birlikte bir şeyler üretmede eksik olduğumuza dikkat çekti; Ankara Üniversitesi Teknoloji Transfer Ofisindeki öğretim üyelerine de seslenerek, farklı disiplinlerden kendisini yenilemek isteyen öğretim elemanlarının bir araya getirilmeleri gerektiğini ifade etti.

Prof. Dr. Bek, topluma kapalı üniversite olamayacağını söyleyen Bek, “MIT toplantılarının birinde ev içi işçilerin örgütlenmesine dair Massachusetts eyaletinde yapılan bir değişikliği kutladık ve bu beni çok duygulandırdı” dedi. Bir şeyi sadece kuramsal olarak anlatmayıp üretmek, uygulamak ve uygulatmak gerektiğinin altını çizen Öğretim Üyesi, İLEF’in “çok kıymetli bir yer” olduğunu ve MIT’teki bir buçuk yıllık deneyimini İLEF’e aktarmak istediğini belirtti.