14 Temmuz 2023, Cuma - 19:47

  • google plus
  • twitter
  • facebook
  • rss

Sobacı İLEF’e veda etti

Tarih: 28 Ocak 2023

|

Kategori:

|

Yazdır

|

Okunma: 53

BYYO-İLEF’e adımını 42 yıl önce öğrenci olarak atan, 29 yıldır reklamcılık dersleri veren, İLEF‘in en önemli parçalarından Reklam Atölyesi’nin kurucusu ve koordinatörü, Görünümcü, Öğr. Gör. Mehmet Sobacı, emekli oldu.

Gazetecilik, reklamcılık ve tasarım çalışmalarına Siyasal Bilgiler Fakültesi Basın Yayın Yüksek Okulu’nda öğrenim gördüğü 1980’li yıllarda başlayan Mehmet Sobacı, mezuniyetinin ardından da çeşitli dergi ve ajanslarda yayın tasarımcısı, grafik tasarımcı, sanat yönetmeni ve yaratıcı yönetmen olarak çalıştı. Sobacı, 1993 yılından itibaren Halkla İlişkiler ve Tanıtım Bölümü öğretim elemanları kadrosuna katıldı ve o yıldan bu yana 29 yıl boyunca reklamcılık ve grafik tasarım dersleri verdi. Sobacı, 1996 yılında Reklam Atölyesi’nin kuruluşuna ön ayak oldu ve geçen yıllar içinde koordinatörlüğünü yürüttü. Sobacı 14 Eylül günü Ahmet Taner Kışlalı Sanatevi’nde yapılan törenle emekli oldu ve İLEF’e veda etti.

Mesleğe Görünüm’de başladı

Mehmet Sobacı, ilk sayılarından itibaren Görünüm çalışmalarının içinde yer aldı. Gazetemizde karikatürleri, haberleri ve yazıları yer alan Sobacı, tasarım aşamasından dağıtıma kadar (Çuvalları sırtlamak suretiyle) tüm aşamalarında yer aldı. Öğretim görevliliği döneminde hoca olarak da Görünüm’e katkıları süren Sobacı’nın meslek hayatına başladığı yer de Görünüm oldu.

O Hep Görünümcüydü

Öğrenci, tasarımcı, reklamcı, akademisyen ve koleksiyoner… Sobacı’nın serüveni Görünüm’ün kurulmasıyla başlıyor. Görünüm’ün 40’ıncı yılı için yaptığımız söyleşide görüştüğümüz Mehmet Sobacı, Görünüm ile olan ilişkisini ve sonrasında gelişen ‘birtakım’ olayları anlatıyor:

“Okula ilk kaydolduğum dönemler, hiç arkadaşı olmayan utangaç biriydim, önümdeki kağıtlara bir şeyler çizerdim. O günlerde de afişler asıldı okula. İşte okul gazetesi çıkıyor, adı için bir anket düzenlendi. Gazete çıkacağını biliyorum ama bu gazeteye dair bir planım yok. Sınıfta benden yaşça büyük birisi vardı, Görünümcülere beni gösterip ‘Acaba gazete için çizer mi’ diye sormuş. Hiç aklımda böyle bir şey yokken birinci sınıfta tıfıl bir çizer adayı olarak Görünüm kadrosuna dahil oldum. Görünüm için bir şeyler çiziyorum ama çizdiğim şeyin ne olduğunu ben de bilmiyorum. Merdivende bir arkadaşım sayıyı tutuşturdu elime. Baktım sayfada benim karikatür. Orhan Aysezen’in çizgileriyle benim esprim birinci sayfada. Yani merdiven ayağım altından kaydı ya. Ancak öyle ifade edebilirim. Tüylerim diken diken hala bu nedenle. Ben buldum, ben dünyamı buldum. Ve o merdivende verdiğim o karar hayatımı zaten bambaşka bir çizgiye soktu. Hayat böyle bir şeydir zaten, bir şey olur, her şey değişir. Benim için her şeyin değişmesi ikinci sayı ilk sayfadaki karikatür oldu.”

Tasarımcı olarak Görünüm’de geçen 8 yılın ardından BYYO Öğretim Görevlisi Nevzat Dağlı Sobacı’ya sayfa tasarımını öğrencilere öğretmesi için okulda kalmasını teklif eder. Sobacı, “Zinhar olmaz hocam ben sakalımı keseceğim, kravat takacağım bir yerde çalışmak istemem” diyerek teklifi kibarca reddeder. Sobacı mezuniyetinin ardından reklamcılık işleri ile geçen 7 yılın ardından bu teklif tekrar geldiğinde hemen kabul eder ve Gazetecilik Bölümü’ne Görünüm’e gelmek üzere başvurur. Gazetecilik Bölümü’ne başvurmasına rağmen o dönemin Dekan Yardımcısı Ahmet Tolungüç’ün Halkla İlişkiler Bölümü’ne başvurmasını rica etmesi üzerine ve 23 Ağustos 1993’te çok sevdiği okuluna Halkla İlişkiler ve Tanıtım Bölümü’nün hocası olarak geri döner.

Görünüm’de muhabir, sayfa tasarımcısı, karikatürist ve son olarak danışman hoca olarak çalışan Sobacı Görünüm macerasını şöyle anlatıyor:

“Ben Görünüm’de haber yazdım, mizah yazısı yazdım, yorum yazdım, izlenim yazdım, sayfa tasarladım, karikatür çizdim yani Görünüm’deki her şeyi yaptım. Buna, basılmış gazeteyi çuvala koyup omuzla Dikimevi Postanesine götürüp orada, pulları da tek tek yalayarak göndermek dahil. Öğrencilik sonrası 7 yıllık boşluk bana inanılmaz bir güç verdi. Kendimi başka işlerde deneyerek bir deneyim biriktirdim. Bu 7 yılı önemsiyorum çünkü bu deneyimin etkisi ile yaptığım işlerle var oldum. Hep Sobacı olarak kaldım. Okula geri dönmek de çok keyifliydi, çok sevdiğim okuluma dönmüştüm hem de üstüne maaş veriyorlardı, bundan daha iyi bir şey olabilir mi?”

Görünüm’ün 40’ıncı yılında söyleşi yaptığımız Sobacı, Görünüm için şunları söylemişti:

“Karşımızda artık daha interaktif, çağımızın iletişim ortamına daha uygun bir Görünüm var. Elbette değerlerimizi koruyacağız. 40 yaşına geldik. Değerlerimiz, alışkanlıklarımız, kişiliğimiz ve kimliğimiz var. Bunları elbette sürdüreceğiz. 1981’den gelen ruhumuzu koruyarak uyum sağlayacağız ve perspektifimizi geliştireceğiz.

Reklam Atölyesinin doğuşu

Sobacı’nın İLEF’e Halkla İlişkiler ve Tanıtım Bölümü’nde dönmesi Reklam Atölyesi’ni doğurdu. Bundan 27 sene önce dönemin dekanı Aysel Aziz’e “Çocuklarla reklam ve grafik oyunları oynayabileceğimiz bir alana gereksinim var” denilmesi üzerine seminer sınıfı olarak kullanılan bir oda Reklam Atölyesi olarak kullanılmaya başlandı. Orada geçen birkaç yılın ardından, atölye fakültenin bodrum katındaki yeni yerine taşındı. Okulun en dibinde, döne döne inilen merdivenlerle ulaşılan bir oda. Reklam Atölyesi’nde çalışan öğrencilere “karınca” denmesinin sebebi de bu.

Reklam Atölyesi içinde 4 tane Reklam Ajansı barındıran büyük bir ajans gibi çalışıyor. Atölye, reklamcılık ve grafik alanlarında sektörün simülasyonunun yapıldığı bir ortam sunuyor. Sobacı ile birlikte atölye faaliyetleri yürüten öğrenciler ilk iş deneyimlerini burada kazandı. Mehmet Sobacı İLEF’te Reklam Kampanyaları, Reklamcılık Uygulamaları, Grafik ve Grafik Uygulamaları derslerini veriyordu.

İLEF’in Küçük Prens’i

Kendisini “Fıkra biriktiren bir karikatür kahramanı” olarak tanımlayan Sobacı, Küçük Prens’le 12 yaşında büyük olasılıkla sürgün olarak gönderilmiş bir Türkçe öğretmeni sayesinde tanıştı. Mehmet Sobacı, arkadaşının evinde Küçük Prens’in İngilizce baskısını görmesiyle birlikte o günden bu yana yaklaşık 34 yıldır, 122 dil ve lehçeden 675 kitap biriktirdi. Koleksiyonunu oluşturmada en büyük kaynağının öğrencileri olduğunu ifade eden Sobacı, yabancı uyruklu öğrencileri sayesinde farklı dillerde yayınlanan Küçük Prens’i biriktirebiliyor. Ayrıca dünyada tek kopyası olan kitapları arasında kızının ve öğrencilerinin elle yazılıp çizdiği kitapların da bulunduğunu belirtmişti. Küçük Prens’in bir çocuk kitabı olmadığını söyleyen Sobacı, çocuklarla işi olan her yetişkinin okuması gereken bir kitap olduğunu belirtiyor. Mehmet Sobacı, Küçük Prens sayesinde öğrencilerini ve çocuklarını anlayabildiğini ifade ediyor

Törene gelenler salona sığmadı

Sobacı için Ahmet Taner Kışlalı Sanatevi’nde düzenlenen törene çok sayıda öğrenci, mezun ve meslektaşı katıldı. Törende konuşma yapan Dekan Prof. Dr. Abdülrezak Altun, 29 yıllık hocalık emeği için İLEF öğrencileri, çalışanları ve hocaları adına Sobacı’ya teşekkür etti. Öğrencileri, dostları ve ailesi de Sobacı’nın İLEF’e vedasında onu yalnız bırakmadı. Törende, Reklam Atölyesi’nde Sobacı ile birlikte çalışma fırsatı bulmuş öğrencilerin veda konuşmaları ve Sobacı’nın anılarından oluşan videolar izlendi. Törene katılan İLEV Başkanı Ali İnandım ve Ankara Reklamcılar Derneği Başkanı Bora Hızal da kurumları adına Sobacı hocaya plaket takdim etti. Mehmet Sobacı, kendisi için düzenlenen veda töreninde mikrofon başına geçtiğinde kısa konuştu. Sobacı’yı birlikte çalıştığı meslektaşlarına ve öğrencilerine sorduk.

 İLEV Başkanı Ali İnandım:

“Sobacı Hoca eğitimi kitaplar ve araçlar üzerinden değil insani ilişkiler üzerinden gören ve geliştiren hocalardan bir tanesi. Eğitimci tarafını çok önemsiyorum ve insan eğitiminde bunun çok önemli olduğunu düşünüyorum. Bundan sonraki süreçte okuldaki eksiklik bu yönden olacak. Birebir insan ile iletişim kurarak eğitim vermek çok önemli. Onun ardından gelenlerin bu kadar başarılı olması tesadüf değil.”

İLEV Başkanı Ali İnandım

Dekan Prof. Dr. Abdülrezak Altun:

“Mehmet Sobacı karikatürleri ve tasarımları ile Görünüm gazetesi için öğrenciliğinde de hocalığında da uzun yıllar emek verdi. Sobacı bundan sonra İLEV aracılığıyla aramızda olmaya devam edecek.”

Dekan Altun ve Sobacı

İLEV Yönetim Kurulu üyesi Nurcan Karagöz Herischi:

“Sobacı benim dostum. Ben onun eski mezunuyum. Sektörde uzun süre reklamcılık yaptım. Sobacı ve Reklam Atölyesi’nden mezun olanların adı hep duyulurdu. Mezun diyorum çünkü Reklam Atölyesi okulun içinde bir okuldu. Oradan gelenler sektörde hep farklı bir yerdeydi. Kendisini tanıyınca atölyeyi tanıdıkça ihtiyaç olan bir şey olduğunu fark ettim. Sektöre çok büyük bir kazanç.”

İLEV Yönetim Kurulu üyesi Nurcan Karagöz Herischi

Başkent Üniversitesi İletişim Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ahmet Nedim Tolungüç:

“Sobacı dostluğu ifade ediyor benim için, o benim bir yol arkadaşım. Önce öğrencimdi daha sonra meslektaşım oldu. Sobacı, birlikte çalışma onuruna sahip olduğum birisi.”

Prof. Dr. Ahmet Nedim Tolungüç

Eski öğrencisi Mert İnan:

“Reklam Atölyesi’nde hocayla uzun süre vakit geçirdim. Akademik eğitim dışında hayata dair pek çok ders verdi. Bunların bir kısmını o zaman anlayabilmiştim. Bir kısmını şimdi anlamaya başlıyorum.”

Mert İnan

Öğrencisi Samet Sevmez:

“Sobacı benim pilotum. O bize uçmayı öğretti. Sobacı her öğrencinin gözünde bir prens. Bizde onun yolundan gitmeye çalışıyoruz. Hala bir şeyler öğreniyoruz. Hem hüzün hem mutluluk içindeyim. Sobacı hoca adına çok mutluyum. Yeni bir başlangıçta, heyecanlı şu anda. Biz de hocadan bir şeyler öğrenmekten mahrum kalacağımız için üzgünüz.”

İLEF öğrencisi Samet Sevmez

Haberi Duyur

Kısa Adres: http://gorunum.tk/33607
Yol: Ana sayfa » Yazılar » Sobacı İLEF’e veda etti

Yorumla

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

“Türkiye’de Deprem Gerçeği Seminerleri” başlıyor

Seminerlerin davetli konuşmacısı, ABD Colorado Üniversitesi’ne bağlı Doğal Afetler Araştırma Merkezi’nde görev yapan ve halen Japonya Kyoto Üniversitesi’ne bağlı Afet Önleme Araştırma Enstitüsü’nde konuk araştırmacı olan Prof. Dr. James Goltz.

Kapat