Müzik dünyasına farklı bir soluk

Fotoğraf: Murat Mercan

Ankara doğumlu Oğuzhan Uğur karikatür, sinema, metin yazarlığı ve fotoğrafçılık yaptıktan sonra müziğe yöneldi. Eğlenceli şarkı ve kliplerinin yanı sıra şarkı sözlerindeki samimiyetle de dinleyicilerin beğenisini toplayan Uğur, yeni albümüyle müzik sektöründe kendine sağlam bir yer edindi.

2011 yılında çektiği “Ağır Abi” filminden fazla memnun olmadığını, yakın zamanda yeni bir sinema filmi çekeceklerini belirten Oğuzhan Uğur, “Sinema aşığı bir adamım. İnsanlar 100 dakikalık bir filmin 100 dakikada çekildiğini sanıyor. Film aylar süren bir çaba, Ağır Abi filmi bir başarı değildi ancak onu yayınlamak başarıydı. Çok yakın zamanda bir sinema filmi çekmeyi düşünüyorum, yeni filmimden çok umutluyum” dedi.

Şarkı sözlerini börekçide yazdı

‘Çok Şükür’ albümü ile müziğini geniş kitlelere yayma olanağı bulan Oğuzhan Uğur, albümü çıkarırken başarılı olup olmama gibi bir kaygıya düşmediğini ve şarkılarının sözlerini çok kısa sürede yazdığını söyledi. Uğur, “İnsanlar şarkı sözlerini çok büyütüyor bazen. İlham geldi, bir ayda yazdım şeklinde konuşanlar oluyor. Ben albümdeki şarkıların sözlerini en düşük 6 dakika en fazla 15 dakikada yazdım. Stüdyomuza yakın olduğu için oradaki börekçide yazdım. Fakat bunun özel bir anlamı yok. Börekçide de olsam, dolmuşta da olsam, arabada da olsam her yerde yazardım. Bende kulak var, ne duysam çalarım ancak hiçbir zaman elime tarak alıp aynanın karşısına geçip şarkı söylemedim” dedi.

“Ankara’da samimiyet çok fazla”

Şarkı sözlerindeki sadelik hakkında da konuşan Oğuzhan Uğur, “Senarist olduğum için uzun olayları küçük sözlere sıkıştırmayı seviyorum. Bazı sanatçılar şarkılarıyla aşkı anlatana kadar yarım saat geçiyor, seviyorum diyeceksin bu kadar basit. Dümdüz söylemek lazım insanlar bunu istiyor. Çünkü sen arkadaşınla dertleşirken ‘çok güzeldi, bir güneş gibiydi parlıyordu’ falan demezsin” şeklinde konuştu.

Şu ana kadar 6 tane fotoğraf sergisi açan Oğuzhan Uğur hayatı dolu dolu yaşadığını belirtti. Bir sergisinde yaşadığı anıyı anlatan Uğur, “Topuklu ayakkabının fotoğrafını çekecektim. Çektiğim ortamda yeterli ışık yoktu. Ben de topuklu ayakkabıyı buzdolabının içine koyup orada çektim. Sergiye gelen insanlar ‘iş kadının evdeki yerini anlatan harika bir çalışma’ dediler. Çaresizlikten sanata bir yol oldu” dedi.

İstanbul’da yaşamasına rağmen Ankara’nın ayrı bir yer olduğunu vurgulayan sanatçı, “Ankara nezih ve insanların bilinçli olduğu bir şehir. Politika kokan sokaklar deyip olayı bir şaire vurmak istemiyorum ama Ankara’da samimiyet çok yüksektir. Ankara elit bir şehirdir, İstanbul da öyledir ama birçok köyün birleşimi metropol sonuçta. Ankara’nın değerini bilmek lazım” diyerek sözlerini noktaladı.