30 Nisan 2024, Salı - 02:59

  • google plus
  • twitter
  • facebook
  • rss

Avukatlar endişeli, yurttaş çaresiz

Tarih: 28 Aralık 2023

|

Kategori:

|

Yazdır

|

Okunma: 12

Asgari avukat ücretlerini karşılayamayan bazı yurttaşlar, mahkemelere ve üst makamlara dilekçe yazacakları zaman hukuk alanında yetkin olmayan arzuhalcilere başvuruyor. Arzuhalciliğin Anayasa’ya aykırı olduğunu söyleyen avukatlar, telafisi olmayan hak kayıplarının oluşabileceği konusunda uyarıyor. Arzuhalciler ise “Biz düşük ücretlerle yurttaşa yardım ediyoruz” diyor.

Asgari avukatlık ücretini karşılayamayan bazı yurttaşlar, mahkemelere ve üst makamlara dilekçe yazacakları zaman hukuk alanında yetkin olmayan arzuhalcilere başvuruyor. Arzuhalciliğin, Anayasa’nın 36’ncı Maddesi’ne aykırı olduğunu söyleyen avukatlar, bu durumu arzuhalciliğin meşru vasıta yolu olmadığını ifade ederek açıklıyor.

Anayasa 36. Madde: “Herkes, meşru vasıta ve yollardan faydalanmak suretiyle yargı mercileri önünde davacı veya davalı olarak iddia ve savunma ile adil yargılanma hakkına sahiptir”
Arzuhalciliğin Anayasa’nın yanı sıra Avukatlık Kanunu’nun 35 ve 63’üncü maddelerine de aykırı olduğunu açıklamalarına ekleyen avukatlar, arzuhalciliğin hukuk konusunda yetkin olmayan kişiler tarafından yapıldığını belirtiyor. Avukatlar, bu durumun yurttaşı telafisi olmayan hak kayıplarına uğrattığını vurguluyor.

Avukatlık Kanunu 35. Madde: “Kanun işlerinde ve hukuki meselelerde mütalaa vermek, mahkeme, hakem veya yargı yetkisini haiz bulunan diğer organlar huzurunda gerçek ve tüzel kişilere ait hakları dava etmek ve savunmak, adli işlemleri takip etmek, bu işlere ait bütün evrakı düzenlemek, yalnız baroda yazılı avukatlara aittir”

Avukatlık Kanunu 63. Madde: “Baro levhasında yazılı bulunmayanlar ve işten yasaklanmış olan avukatlar, şahıslarına ait olmayan dava evrakını düzenleyemez, icra işlemlerini takip edemez ve avukatlara ait diğer yetkileri kullanamazlar. Baro levhasında yazılı bulunmayanlar avukatlık unvanını da taşıyamazlar”

Arzuhalciler, avukatların bu ifadelerine karşılık 3 Eylül 2022 tarihli avukatlık asgari ücret tarifesi üzerinde duruyor. Her yurttaşın bir dilekçe yazımına bin 900 Türk Lirası veremeyeceğini kendilerinin cüzi ücretlere yurttaşlara yardım ettikleri söylüyor.
Ankara Barosu, arzuhalcilere suç duyurusunda bulundu
Ankara Barosu, 2021 yılında Sıhhıye Adliyesi’nin çevresinde ücret karşılığında dava dilekçesi yazan beş arzuhalci hakkında, “Avukatlık Kanunu’na muhalefet” suçundan suç duyurusunda bulundu ancak savcılık tarafından takipsizlik kararı verildi. Ankara Barosu’nun 2022 yılında arzuhalcilere bir kez daha suç duyurusunda bulundu. Süreç henüz tamamlanmadı.

35 yıldır arzuhalcilik yapan Yusuf Nihat Yurttaşan Görünüm’e konuştu: “Vatandaşın avukata dilekçe yazdıracak parası yok”

Sıhhıye Adliyesi’nin önünde 35 yıldır arzuhalcilik yapan Yusuf Nihat Yurttaşan, dilekçe yazmayı kendi kendine öğrendiğini söylüyor. Avukatlık asgari ücret tarifesine tepki gösteren Yurttaşan “Vatandaşın avukata dilekçe yazdıracak parası yok. Biz vatandaşa yardım ediyoruz” diyor.

“Vatandaşın avukata dilekçe yazdıracak parası yok”
Sıhhıye Adliyesi’nin önünde 35 yıldır arzuhalcilik yapan Yusuf Nihat Yurttaşan Görünüm’e konuştu. Simitçiyken tezgahının çalınmasının ardından arzuhalcilik yapmaya başladığını söyleyen Yurttaşan, dilekçe yazmayı kendi kendine öğrendiğini söylüyor. Asgari avukatlık ücretlerine tepki gösteren Arzuhalci Yurttaşan
şunları diyor:

“Sıhhıye Adliyesi’nin önünde 35 yıldır arzuhalcilik yapıyorum. Arzuhalciler, hukuktan anlamayan vatandaşlara hukuku anlatan ve dilekçe
yazan kişilerdir. Ben bu mesleğe simitçilikten geliyorum. Simitçiyken tezgâhım vardı. Tezgahımı çaldılar. Sonra ben kendi kendime dilekçe yazmayı öğrendim. Arzuhalciliğe böyle başladım. En çok savcılık ve boşanma dilekçeleri yazdırılır. Ne kadar dilekçe varsa getir ben bilirim. Ben eski
arzuhalcilerdenim. Vatandaş avukata gitse bir ton para yetmezmiş gibi danışma parası da veriyor. Bizde danışma parası yok. Her türlü dilekçe yazarız. Bir dilekçeden en fazla 300 Türk Lirası alırız. Vatandaş bırak avukat tutmayı avukata dilekçe yazdıracak parası yok.”

“Hakkımda dava açıldı. Beraat ettim. Demek ki arzuhalcilik yasa dışı değil.”
Yusuf Yurttaşan, yaklaşık 30 sene önce Ankara Barosu’nun şikâyeti üzerine birkaç kişiyle birlikte arzuhalcilik yapmaları üzerine haklarında dava açıldığını söylüyor.

Beş sene süren mahkemenin sonucunda beraat ettiklerini ifade eden Arzuhalci Yurttaşan “Biz vatandaşı soymuyoruz. Beraat ettiğimize göre arzuhalcilik yasak değil. Bende mahkemenin kararı var” diyor.

Ankara Barosu’ndan Avukat Berkay Başer, konunun hukuki boyutunu Görünüm’e değerlendirdi: “Arzuhalcilik Anayasa’ya aykırı”
Ankara Barosu Yönetim Kurulu Üyesi Avukat Berkay Başer, arzuhalciliğin hukuki boyutu hakkında Görünüm’e konuştu. Başer, arzuhalciliğin Anayasa’ya ve Avukatlık Kanunu’na aykırı olduğunu
ifade etti.

Avukat Berkay Başer, arzuhalciliğin mesleki herhangi bir kanuni ve vasıf tanımı olmadığını dile getirdi. Dilekçe yazımının hukuki bilgiye ve yetkinliğe sahip olmayan kişiler tarafından yapılmasının vatandaşa telafisi olmayan hak kayıplarına neden olduğunu belirten Başer
şunları söylüyor:

“Arzuhalcilerin meslek olarak herhangi bir kanuni tanımı veya herhangi bir kurum bünyesinde çalışmadıkları için kimlerin arzuhalci, kimlerin bu konuda yetkin olabileceği de kararlaştırılamıyor. Kimi zaman ilkokul kimi zaman ortaokul mezunu kimi zaman emekli memur dahi arzuhalci olabiliyor. Bunun belli bir vasıf tanımlaması yok.

Tabii arzuhalciler hukuk eğitimi almadıkları için vatandaşlarımızın hak arama noktasında telafisi zor hatta bazı durumlarda da imkânsız hak kayıplarına uğramalarına
sebebiyet veriyor.”

“Dilekçe, yargılamanın temel taşı niteliğindedir”
Berkay Başer, arzuhalcilerin çoğunlukla boşanma davalarında dava ve cevap dilekçesi yazdığını ifade ediyor. Dava ve cevap dilekçelerinin yargılamanın en önemli niteliğini taşıdığını söyleyen Başer, dilekçede belirtilen iddiaların daha sonra karşı tarafın rızası olmadan değiştirilemeyeceğini belirterek şunları söylüyor:

“Arzuhalciler çoğunlukla boşanma davalarında dava ve cevap dilekçesi yazmaktadır. Bunun dışında pek çok hukuk ve ceza dosyalarında da dilekçe yazdıklarına şahit oluyoruz. Özellikle hukuk davaları başından sonuna kadar belli bir süreye ve hukuki prosedüre bağlı olarak ilerler. Dava veya cevap dilekçesi yargılamanın en sonuna kadar o yargılamanın temel taşı
niteliğindedir. Dilekçede belirtilen iddialar daha sonra karşı tarafın rızası olmadan genişletilemez ve değiştirilemez. Biz de uygulamada avukatlar olarak görüyoruz ki davasını bir arzuhalci vasıtasıyla açan veya cevap dilekçesini bir arzuhalci vasıtasıyla sunan birçok vatandaş bize geldiğinde biz o iddiaları değiştirip, genişletemediğimizden birçok hak kaybına neden olacağını o dava veya cevap dilekçesini okur okumaz anlıyoruz. Bu aşamada ne yazık ki bizlerin elinden bir şey gelmiyor.”

“Arzuhalcilik, Anayasa’ya ve Avukatlık Kanunu’na aykırı”
Arzuhalciliğin hukuka aykırı olduğunu Anayasa’nın 36. Maddesi ve Avukatlık Kanunu’nun 35 ve 63. Maddeleri üzerinde durarak
şöyle açıklıyor:

“Arzuhalciliğin yapılıyor olması Avukatlık Kanunu’na ve Anayasaya göre hukuka aykırı. Anayasaya göre hak arama hürriyeti herkese meşru vasıta ve yollardan faydalanmak suretiyle yargı mercilerin önünde adil yargılama hakkına sahip olduğunu söyler ancak arzuhalcilik meşru vasıta değildir.”

Avukat Berkay Başer

“Vatandaş cüzi ücretlere dilekçe yazdırabileceği arzuhalcileri tercih ediyor”
Berkay Başer, avukatların dilekçe yazımında aldıkları ücretlerin Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi tarafından belirlendiğini buna karşılık arzuhalcilerin herhangi bir tarifeye bağlı çalışmamasını şöyle
değerlendiriyor:“Her sene avukatlık asgari ücret tarifesi açıklanır. Bu belirlenen tarifede her avukatın yaptığı iş, verdiği emek ve mesai karşılığı isteyebileceği ücret en az tarifeyle belirlenir. Yani bir avukat en az ücret tarifesinin altına düşemez. Üstü konusunda azami sınır belirlenmemiştir. Her avukat kendi uzmanlığı doğrultusunda vereceği emek ve mesai karışlığı ücretini kendisi belirler. Tabii arzuhalcilerin böyle bir düzenlemesi olmadığı için ve yaptıkları işin birçoğunu da vergilendirmediklerinden çokça düşük ücretlere bu dilekçeleri yazabiliyor. Bu dilekçelerin daha düşük ücretlere yazılması vatandaşlarımızın belli kesimi tarafından daha cazip karşılanıyor.”

“Arzuhalcilere suç duyurusunda bulunuldu ancak takipsizlik kararı verildi”
Ankara Barosu’nun önceki yönetim kurulu üyeleri tarafından arzuhalciler hakkında suç duyurusunda bulunulduğunu ancak savcılık tarafından takipsizlik kararı verildiğini söyleyen Başer, yeni yönetim kurulu olarak arzuhalciler hakkında başsavcılıklara bildirimde bulunduklarını ifade etti. Bu sürecin yeni başladığını ve henüz bir sonuç alınmadığını söyleyen Başer şu ifadeleri aktardı:

“Ankara Barosu’nun önceki yönetim kurulu üyeleri tarafından arzuhalciler hakkında suç duyurusunda bulunuldu ancak savcılık tarafından takipsizlik kararı verildi. Biz de 2022 yılının ekim ayında göreve başladık. Yönetim kurulu üyeleri olarak arzuhalciler hakkında hem başsavcılıklara bildirimde bulunduk hem yasal prosedürleri tekrar en kapsamlı şekilde başlattık. Tabii süreç bizim açımızdan daha yeni olduğu için henüz sonuçlanmadı ama
sonuçlanacağını umuyoruz.”

Yapay zekâ arzuhalcilerin yerini mi alıyor?

Yapay zekânın birçok alanda kullanılmasının ardından yapay zekâya “avukat gibi davran” komutu verildiğinde dilekçe yazdığı görüldü.
Avukat Özlem Öğretmen, günümüzde yapay zekânın dilekçe yazması durumunu Görünüm’e değerlendirdi. Öğretmen, günümüzde yapay zekânın dilekçe yazmaya yeterli olacak şekilde gelişmediğini söyledi. Bu durumun vatandaşa birçok hak kaybına sebep olabileceğini ifade ederek şunları dedi:

“Yakın zamanda yapay zekânın bir dilekçede uydurma kararları alıntıladığı haberini hepimiz duyduk. Günümüzde yapay zekânın dilekçe yazması vatandaşlara büyük hak kayıplarına sebebiyet verecektir. Ancak yapay zekâ her geçen gün kendisini geliştiriyor, ‘öğreniyor’. Yapay zekânın gelişim hızı ve gelişim ivmesi çok yüksek. İleride neler olacağını tahmin etmek yapay zekâ uzmanları için bile oldukça zor. Bu sebepten ötürü yapay zekânın gelecek zamanlarda dilekçe yazacak yeterliliğe ulaşması beklenebilir.”

134. Sayı – Sayfa 9

Haberi Duyur

Kısa Adres: http://gorunum.tk/36847
Yol: Ana sayfa » Yazılar » Avukatlar endişeli, yurttaş çaresiz

Yorumla

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

İSİG’den Çocuk İş Cinayetleri Raporu: Son 10 yılda 671 çocuk işçi öldü

İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi (İSİG), 2013-2023 yılları arasını kapsayan “Çocuk İş Cinayetleri” raporunu yayımladı. Rapora göre son 10 yılda 18 yaşının altında 671 çocuk işçi hayatını kaybetti.

Kapat