Twitter artık siyasi reklam almayacak

Twitter kurucusu ve CEO’su Jack Dorsey 30 Ekim günü yaptığı açıklama ile Twitter’ın 22 Kasım’dan itibaren siyasi içerikli reklam yayınlamayacağını duyurdu. Siyasi mesajların “satın alınması yerine hak edilmesi “gerektiğini belirten Dorsey, sosyal medyanın özellikle siyaset alanında insanlar üzerindeki etkisine dikkat çekti. Dorsey, “Burada söz konusu olan ifade özgürlüğü değil, burada yaygın erişime ulaşmak için para ödemek söz konusu ve bugünün demokratik altyapısı, siyasi söylemin erişimini artırmak için ödeme yapmaya henüz hazır değil” ifadelerini kullandı. Jack Dorsey’in siyasi reklam almayacağını belirttiği açıklamasının ardından Twitter hisseleri yüzde 1.8 değer kaybetti.

“Karar ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirilemez”

Twitter’ın aldığı bu kararı, daha önce Twitter’ın siyasi partiler tarafından kullanılması konusunda TÜBİTAK araştırma projesi yürütmüş olan Prof. Dr. Günseli Bayraktutan’a sorduk. Kararın sosyal medyadaki ifade özgürlüğüne etkisi hakkında konuşan Bayraktutan, “Reklam ve ifade özgürlüğü tartışması oldukça boyutlu ve zor bir tartışma. Herhangi bir platformun siyasi partilerce verilecek reklamları yayınlamama kararı ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirilemez” dedi.

Twitter’da siyasi reklamların alınmaması ifade özgürlüğü konusunda eşitlik yaratır mı, sorusu üzerine Bayraktutan, “Bu bağlamda ben ifade özgürlüğü alanında değerlendirilecek bir konu olduğunu düşünmüyorum. Ayrıca siyasi reklam veya propaganda sadece siyasi partiler tarafından yapılan, üretilen içerikler değil. Kullanıcı türevli içeriklere müdahale olduğunda, ifade özgürlüğünü gündeme getirmek gerekir” dedi.

“Twitter siyasal iletişim için öncelikli olmayabilir”

Bu kararın Türkiye’deki yansıması hakkında konuşan Bayraktutan bu uygulamaların her ülkede aynı etkiyi ortaya koymasının beklenemeyeceğini söyledi. Bayraktutan, herhangi bir uygulamanın etki ve sonuçlarının en temelde o ülkenin siyasi kültürüyle, siyasi sistemle, demokratik pratik ve ritüellere yatkınlığıyla ve medya politikalarıyla ilgili olduğunu dile getirdi. Bu kararın farklı ülkelerde farklı etkiler ortaya koyacağını belirten Bayraktutan şöyle konuştu: “Bu etkinin gerçekleşmesi beklenen kişi ve topluluklar, farklı niteliklere sahip yurttaşlardan oluşmaktadır. Aynı ülke bağlamında da herkes için genellenebilecek etkilerden söz etmek mümkün değil elbette. Türkiye’de bilindiği kadarıyla Twitter ilk 5 sosyal medya uygulamasının içerisinde, ama 1’inci veya 2’nci değil. Twitter, siyasal iletişim açısından da siyasi partiler bağlamında en öncelikli alanlardan biri midir tartışmalı bir konu.”

“Farklı politikalara tanık olmak mümkün”

Twitter’ın bu kararının yanında diğer sosyal medya platformalarının tutumunu değerlendiren Bayraktutan şunları söyledi: “Bu meseleye ilişkin olarak sadece platform sahiplerinin ve işletmecilerin yaklaşımı yok. İki hakim yaklaşım var, biri platformların, kurumların konuyla ilgili müdahaleci olmasını; diğeri ise kullanıcıların güçlendirilmesine ilişkin politika ve eğitimlerin desteklenmesini öneriyor. Elbette bu kararlarının gerekçelerini tüm boyutlarıyla değerlendirmek mümkün değil ancak şu aşamada farklı politikaları izlemek mümkün diye düşünüyorum.”