Kan acil değil sürekli ihtiyaçtır

Fotoğraf: Murat Mercan

“Güvenli Kan Temini Programı” kapsamında uluslararası standartlara göre çalışmalarını sürdüren Kızılay, son yıllarda çalışmalarına hız kattı. 2005 yılında gönüllü kan bağışı yüzde 1-1,5 oranındayken 2011 yılı sonunda bu oran yüzde 2,5’u buldu. Ancak Türkiye gibi nüfusun fazla olduğu ülkede bu rakamlar yeterli olmuyor. Ülkenin yıllık kan ihtiyacı 1 milyon 800 bin ünite ve bu ihtiyacın yüzde 72’si Kızılay tarafından karşılanıyor. Ankara’nın başkent kimliği, yoğun nüfusu, Türkiye’nin ilk sıralarında yer alan hastanelerine sahip oluşu ve değişken insan yoğunluğu nedeniyle Ankara’nın ihtiyacı olan 230 bin ünite kanın ise sadece yarısı karşılanabiliyor.

Toplumun ortak ihtiyacı, bir tedavi aracı olan kanın sosyal sorumluluk bilincini taşıyan bireyler tarafından gönüllü bağışlanması için farkındalık çalışmalarına devam ettiklerini belirten Kan Hizmetleri Genel Müdürlüğü, Kan Bağışçısı Kazanımı Birimi Yöneticisi Dr. Metin Kalender, “Kan ihtiyacının acil değil, sürekli ihtiyaç olduğu bilinci yavaş yavaş davranışa dönüşmektedir. Bunun yanında yıllardır hastanelerin takas yöntemi ile çalışmaları insanlarda gerektiğinde kan bağışı yapma alışkanlığını ortaya çıkarmıştır. Geçiş sürecinde ihtiyacın tamamı henüz karşılanamadığı için kan kullanımı yoğun olan hastanelere ‘Geçici Süreli Bölge Kan Merkezi’ ruhsatı verilmiştir. Ayrıca ilimizdeki gezici ekip faaliyetlerine devam ediyor” diye konuştu.

Kızılay ile üniversitelerin ortak yürüttüğü “Hedef 25” projesiyle de kan bağışçısı toplama çalışmaları devam etmekte. Gönüllü öğrenciler aracılığıyla okullarda kan bağışçıları bulmaya amaçlayan Kızılay gençlerin bu konuda daha aktif olması gerektiğini düşünüyor.